"يُزعج" - Translation from Arabic to Turkish

    • rahatsız
        
    Annemin her özelliğinin Jennifer'ı rahatsız ettiğine inanamıyorum. Open Subtitles و لا اصدق ان كل شيىء بها يُزعج جينيفر
    Kurbanların ailelerini rahatsız etmelerini istemiyorum. Open Subtitles لا أريده أن يُزعج أسر الضحايا.
    Askerlerimizle gece saldırı düzenlersek ruhları rahatsız edebiliriz. Open Subtitles تحرّك قوّاتنا ليلاً قد يُزعج الأرواح.
    Winston'ın masası hariç ama polis akademisi sınavına çalışmak için o kullanıyor ve rahatsız edilmek istemiyor. Open Subtitles بجانب طاولة وينستون لكنه يستخدمها ليدرس من اجل اختباره في اكاديمية الشرطة "ولا ينبغي ان "يُزعج
    Beyleri rahatsız etmeyelim. Open Subtitles ولايجب أيضاً أن يُزعج سموّكم
    Şu an rahatsız edilmemeli. Eğitimi tamamlanmadan uyanmamalı. Open Subtitles يجب أن لا يُزعج.
    Komşuları rahatsız ediyor. Open Subtitles هذا يُزعج الجيران.
    Tabi birilerini rahatsız etmezse. Open Subtitles لو لم يكن هذا يُزعج أحداً
    Endişe edecek bir şey yok. Cep telefonumu kapattım; çünkü sesi Lorelai'ı rahatsız ediyordu. Open Subtitles لقد أغلقت هاتفي لأن صوته كان يُزعج (لوريلاي).
    Şu an rahatsız edemeyiz. Open Subtitles لن يُزعج حاليًا.
    Doktor Franklin...rahatsız edilmek istemiyor. Open Subtitles دكتور (فرانكلين) .. أمر بأن لا يُزعج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more