"يُمثل" - Translation from Arabic to Turkish

    • temsil
        
    • simgeliyor
        
    Onu bir örümcek ağı ve örümcek ile kişiselleştirmiş, Anansi'yi temsil eden bu desen, Batı Afrika kültürüne ait bir karakter. TED يحمل نقشًا لشبكة عنكبوت وعنكبوت، يُمثل أنانسي، شخصية فلكلورية في غرب أفريقيا.
    Tevazuyu ve bir şövalyenin kendi gururunu yenme ihtiyacını da temsil edebilir. TED أو يُمكن أن يُمثل التواضع، وحاجة فارس للتغلب على غروره.
    Yoksa aşağıdaki kaosun görüntüsünü aydınlatan– modern savaşların teknolojilerini temsil ettiği de düşünülen– sivri uçlu ampul müdür? TED أم هو المصباح المُسنن، والذي يُعتقد أنّه يُمثل تقنيات الحرب الحديثة، ما يضيء رؤيتها للفوضى بالأسفل؟
    Beyrut-Paris uçuşu Kuzey Güney gerilimini, Fransa'nın yanlışlarını batıya karşı bakteriyolojik tehdidi simgeliyor. Open Subtitles طيران " بيروت - باريس " يُمثل " توترات الشمال والجنوب، أخطاء " فرنسا والتهديد البكتريولوجي إلى الغرب
    Ama T şeklindeki taşlar insan formunu simgeliyor olabilir. Open Subtitles إلا أنَّ شكل حرف ال "تي" للصخور رُبما يُمثل الشكل البشري.
    hayatımın anlamını temsil eden bu hedef için... hiç kurban vermemek çok masraflı olurdu. Open Subtitles جميع التضحيات تُساوي بلوغ هذا الهدف، الذي يُمثل المقصد الكامل لحياتي.
    Ve tabii köşenizde temsil ettiğiniz ahlaki değerler yüzünden. Open Subtitles ما الذي يُمثل القيم الأخلاقية في مقالاتك
    Her üçgen halledilen bir işi temsil ediyor,.. ...soygun, kundaklama, adını sen koy. Open Subtitles كُلّ مثلث يُمثل عمل تمّ سرقة، حريق، سمّها ما شئت
    Açık bir duruşmadajüri önünde kendi avukatı tarafından temsil edilecek. Open Subtitles في جلسة إستماع مفتوحة و أمام هيئة المحلفين، سوف يُمثل من قبل محاميه الخاص.
    Üsteğmen Waters'ın timinin üyelerini temsil eden sivil avukat işbirliği yapmıyor. Open Subtitles المُحامي المدني الذي يُمثل أعضاء فريق الملازم واترز لا يتعاون
    Burada kazanan takım, Hindistan'ı Vegas'ta temsil edecek. Open Subtitles الفريق الذى يفوز هنا سوف يُمثل الهند فى فيجاس
    Only begs the question, ...bu felekati kim temsil ediyor? Open Subtitles السؤال الذي يطرحه ذلك الأمر فقط هو ، من يُمثل حُطام القطار ذلك بحق الجحيم ؟
    Böylesine pervasızca hareket eden bir budala bölgemizi Parlamento'da nasıl temsil edebilir? Open Subtitles كيف يمكن لأحمق طائش أن يُمثل في برلمان المقاطعة؟
    Bu gyrus'un ön tarafında bir bölge var burada dişler ve gözler temsil ediliyor. İnsanlar deforme olmuş halüsinasyonlar görünce Gyrus'un bu bölgesi aktive oluyor. TED و هناك منطقة في الجزء الأمامي من هذا التلفيف، حيث يُمثل الأسنان و الأعين وهذا الجزء من التلفيف يكون نشطاً، عندما يرى المرضى تلك الهلاوس المشوهة.
    Davalarda, Yargıç Kibler'a rüşvet teklif etmiş olan avukatlarla ve Augustus'u temsil etmiş olan avukatla konuşmam gerekecek. Open Subtitles لأني بحاجة إلى التحدث مع المُحامي الذي كان يُمثل أوغسطس ومُحامي أي شخص قد قدم رشوى وإلى الأدعاء الذي وقف في مُحكمة كيبلر
    Bu yarış kutsal yeminimizi temsil etsin, Open Subtitles لعل هذا السباق يُمثل قسمنا المقدس
    Bu yarış kutsal yeminimizi temsil etsin, Open Subtitles لعل هذا السباق يُمثل قسمنا المقدس
    Anarşi sembolü kaosu ve yıkımı temsil eder. Open Subtitles شعار الفوضويون يُمثل الفوضى والدمار
    Tanrı ise üçüncüyü simgeliyor. Open Subtitles لكن الرب يُمثل الأساس الثالث

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more