"ً و" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    Sokakları tanıyorum... ve çok iyi bir çevrem var. Open Subtitles أنا أعلم الشارع جيدا ً و أعقد الإتصالات الصحيحة
    İyi ve saf olan yegane şey. Open Subtitles ،الشيء الوحيد الجيد تماما ً و نقى تماما ً
    İyi ve saf olan yegane şey. Open Subtitles ،الشيء الوحيد الجيد تماما ً و نقى تماما ً
    Bir reform okuluna gönderildim ve bu kadının evinde yaşadım. Open Subtitles لقد تم ترحيلى عقابا ً و سكنت فى بيت تلك المرأة
    Bir reform okuluna gönderildim ve bu kadının evinde yaşadım. Bu oda senin, Malcolm Temiz tutacağına eminim. Open Subtitles لقد تم ترحيلى عقابا ً و سكنت فى بيت تلك المرأة
    Dr. Ames, Rupert Bleibner ve siz aynı üniversitedeydiniz. Open Subtitles الدكتور ً آيمــز ً ، ً روبرت بلايبنر ً و أنت بنفسك كـلكم درستم معا فـي الجـامعة
    Mösyö Leverson'ın amcası Sör Reuben Astwell oluyor ve onunla akşam yemeği yemeğe davet edildik. Open Subtitles عـم السيد ً ليـفرسون ً هـو السيـر ً روبـن آستـوال ً و قـد دُعينـا للعشـاء برفقتــه
    Mösyö Victor Astwell ve Sör Reuben, çalışma odasına girdiler. Open Subtitles السيد ً فيكتور آستوال ً و السير ً روبن ً دخلا إلى المكتب
    İlaçlamayı durduracak ve zehre maruz kalanlara hemen kan testleri yapılacak. Open Subtitles لقد وافق على منع نشر المبيد فورا ً و أن يتم عمل إختبارات للدم لكل سكان المناطق التي يحدث بها رش مكثف
    Belki, "Hadi birlikte yaşayalım" derim, ve sorun olmaz. Open Subtitles ربما كنت سأقول فلننتقل للعيش معا ً و سأظل بخير
    Son zamanlarda garip davrandığımı biliyorum ve bu sadece sana deli olduğum için ve korkmuştum ve aptaldım ve bir kaç kez daha aptal. Open Subtitles أعرف أنني تصرفت بغرابة مؤخرا ً و هذا لأني متيم بكِ و أصبحت غبي و خائف
    Eğer geri ödeyemezsem seni her gördüğümde kendimi suçlu ve kötü hissederim... Open Subtitles لن يمكنني أن أعيد المال لك قريبا ً و سأشعر بالذنب و التوتر حيال ذلك
    O kemer senin dünya ağırsiklet boks şampiyonu olduğunu söylüyordu... ve onu 500 dolara sattım... ellerimle sattım. Open Subtitles هذا الحزام يدل على أنك بطل العالم فى الوزن الثقيل و أنا أخذت مقابله 500 دولارا ً و وضعته على ذراعى
    O kemer senin dünya ağırsiklet boks şampiyonu olduğunu söylüyordu... ve onu 500 dolara sattım... ellerimle sattım. Open Subtitles هذا الحزام يدل على أنك بطل العالم فى الوزن الثقيل و أنا أخذت مقابله 500 دولارا ً و وضعته على ذراعى
    Babam gayrimenkul uzmanıydı ve Idaho Falls'da ki tek diyebileceğimiz seçkin Demokratlardandı. Open Subtitles و على الموسيقى العائلية. عًمل والدي كمقييم للعقارات و كان ديمقراطياً بارزا.ً و كان الديمقراطي الوحيد في ايداهو فالز
    Şimdi çiftiz ve söylediğin şeylere önem vermem gerekir. Open Subtitles . نحن الآن معا ً و الآن أنا مُجبر على الإهتمام بما . تقولينه
    Şimdi çiftiz ve söylediğin şeylere önem vermem gerekir. Open Subtitles . نحن الآن معا ً و الآن أنا مُجبر على الإهتمام بما . تقولينه
    Sevgili ol ve tüm bu malzemeyi kurtuluş ordusuna gönder! Open Subtitles -كن لطيفا ً و أرسل كل هذا إلى جيش الأنقاز
    Carrigmore'da hala kendi bokun üzerinde oturuyor ve kartın üzerinde "tuvalet"in harflerini gösteriyor olurdun. Open Subtitles لولاي لبقيت عاجزا ً و قابعا ُ في دار الرعايه
    Çöldeki 40 ün ve 40 gece için... Open Subtitles .. بالإغواء أربعون يوما ً و ليلة فى الصحراء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more