"‫ لا بد" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmalısın
        
    • olmalı
        
    Evlen onunla. Hala ona karşı bazı iyi duygular besliyor olmalısın. Open Subtitles تزوجي به, لا بد أنك ما تزالين تملكين بعض المشاعر تجاهه
    Ve sen de Julia olmalısın. Bu ne güzel bir an. Open Subtitles و أنت لا بد أنك جوليا يا لها من لحظة جميلة
    Sen sadık, yakın arkadaş olmalısın. Ben yıldızların altında yaşıyorum. Open Subtitles لا بد أنك صديقه المخلص أنا الذي يسكن تحت السلالم
    Bu oldukça tartışmasız bir açıklama olmalı, özellikle bu dinleyici kitlesi için. TED لا بد أنه تصريح لا خلاف عليه تمامًا، بالتحديد أمام هذا الحضور.
    En başından beri, doğduğun günden beri, senin beyninin derinliklerinde bu cinayeti işlemeni mümkün kılan bir şey olmalı. Open Subtitles ولا يمكنك جعلهم هكذا. لا بد وأنه كان هناك شيىء مُنذ البداية فى أعماق نفسك. والذى دَفعك لفعل هذا.
    Bir kalıp asidin hamam böceği gibi göründüğünü düşünmek için deli olmalısın. Open Subtitles لا بد أنه مجنون كلياً من يفكر أن المخدر يشبه صرصوراً لعيناً
    Bütün parmakları kırılmış. Şifreyi almak için ona işkence yapmış olmalısın. Open Subtitles وأصابعها تحطمت، لا بد أنك عذبتها لكي تحصل على الرقم السرّي
    Çılgın olduğumu düşünüyor olmalısın, ama en azından annem mutlu. Open Subtitles لا بد أنك تظنني مجنونة لكن أمي سعيدة على الأقل
    Heceleme yarışması şampiyonu olmalısın. Ağzın hiç boş durmuyor gibi. Open Subtitles لا بد بأنك بطلة التهجئة تبدين وكأن فمك مغلق تماماً
    Ve sen de Julia olmalısın. Bu ne güzel bir an. Open Subtitles و أنت لا بد أنك جوليا يا لها من لحظة جميلة
    Açıkçası tek yaptığın almak ve almakken bu arkadaşlıktan gerçekten sıkılmış olmalısın.. Open Subtitles لا بد أنك سئمت من هذه الصداقة فأنت لاتفعلين شيئاً سوى الأخذ
    Her şeyi bildiğini sanan birisi olarak şok olmuş olmalısın. Open Subtitles لا بد أنها صدمة لفتاة تظن نفسها تعرف كل شئ
    Kendinle gurur duyuyor olmalısın. Eminim kadınlar kapını tırmalaya başlar yakında. Open Subtitles عليك الافتخار، لا بد من أن النسوة يقفن على عتبة بابك
    Müzik kariyerine bakacak olursak bir sürü güzel kadınla tanışmış olmalısın. Open Subtitles مع وظيفتك الموسيقية, لا بد أنك تصاحب العديد من البنات الجميلات
    Bu geç saatte geldiğine göre, kötü haberle dolu olmalısın. Open Subtitles في هذا الوقت المتأخر لا بد أنك تحمل أنباءاً محزنة.
    Ne kadar da efendi bir çocuk. Onunla gurur duyuyor olmalısın. Open Subtitles ويا له من شاب رائع، لا بد أنك فخورة به كثيرا
    Böyle bir planı hayal ettiğine göre oldukça hasta bir beynin olmalı. Open Subtitles لا بد وأنك مكون من مجموعه من الأفكار المريضه لتختلق خطه كهذه
    Her şey, olması gerektiği gibi, ilahi hizmete uygun olmalı. Open Subtitles لا بد أن يكون كل شيء كما يجب للصلاة الربانية
    Bu büyük yanılgıda başarılı olmak için refleksleri bile Amerikan olmalı. Open Subtitles لنجاح هذه الخدعة الكبري، لا بد أن تكون ردات فعلهم أمريكية
    Hayır. Birileri onlara başka bir yerde yaşamanın daha kolay olduğunu söylemiş olmalı. Open Subtitles لا، لا بد أن أحدهم قد أخبرهم بأن الحياة أسهل في مكان آخر.
    Oradakilerin sağlık durumu kötüye gidiyor olmalı. Bunca zamandır dönüp duruyorlar. Open Subtitles لا بد أنهم أصيبوا بالدوّار، فما زالوا يدورون في حلقةٍ مفرغة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more