"" dediğimde "" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما اقول
        
    Belediye başkanları dünyayı yönetseydi dediğimde, bu söz ilk defa aklıma geldiğinde, fark ettim ki, aslında bunu yapıyorlar. TED عندما اقول لو ان المحافظين حكموا العالم اول مرة اختلقت هذة الجملة يخطر علي بالي انهم بالفعل يحكمون العالم
    Susadım dediğimde, bu, eğer su varsa, bir bardak istiyorum demektir. Open Subtitles عندما اقول انا عطشان ما اعنيه هوا انني احتاج لرشفة ماء
    Susadım dediğimde, bu, eğer su varsa, bir bardak istiyorum demektir. Open Subtitles عندما اقول انا عطشان ما اعنيه هوا انني احتاج لرشفة ماء
    Aşk yapalım dediğimde de, yatalım demek istiyorumdur. Open Subtitles عندما اقول بانني اريد المضاجعة ذالك يعني لنبرمها
    Aşk yapalım dediğimde de, yatalım demek istiyorumdur. Open Subtitles عندما اقول بانني اريد المضاجعة ذالك يعني لنبرمها
    Gazoz dediğimde, gerçek bir soda demek istedim, bu diyet saçmalığını değil. Open Subtitles عندما اقول صودا, فأنا اقصد صودا، وليس هذا الشئ مخلوع الفؤاد قليل الدسم.
    Blair'in şeytani inine girmeden önce bunu görmen gerek dediğimde bana güven. Open Subtitles ثق بي عندما اقول انك ستريد ان ترى هذا قبل ان تدخل قصر بلير الشريرة انه عمل جماعي يافينسا
    Çekil dediğimde elini çek ve olabildiğince uzağa git. Open Subtitles عندما اقول تحرك ابعد يدك و ابتعد عن طريقي قدر الامكان
    Yani, ciddi dediğimde... Open Subtitles ليس هناك شيئا جديا حسنا عندما اقول جدي..
    Bu anlaşmayı bitiririm dediğimde bana inanın. Open Subtitles صدقني عندما اقول لك أني سوف اقتل هذا الاتفاق
    Bu törenin senin için önemini biliyorum dediğimde bana inan ama şu anda, herkesin güvende olduğuna emin olmalıyız ve düzeltmemiz gereken bir karışıklık var, tamam mı? Open Subtitles ثقي بي عندما اقول بأنني اعلم كم هو مهم عندك هذا الاستعراض لكن حالياً.. يجب ان اتأكد من ان الجميع بخير
    Ben hayır dediğimde farkına vardım, bu o işin sonu olurdu. Open Subtitles ظننت انني عندما اقول لا فتلك ستكون نهاية الامر
    Sizin aksiniz "yokum" dediğimde bunu anlarlar. Open Subtitles وبخلافكم يارفاق فهم يأخذونَ بكلمتي عندما اقول انني إكتفيتُ من هذا
    - Bak bu dediğimde de dürüstüm üniversite için terk ettiğindeki gibi hâlâ ahmaksın. Open Subtitles وانا الآن صادقة عندما اقول انك نفس الأحمق الذي كنته عندما غادرت للذهاب للكلية
    Belirli becelerilerinle ilgileniyoruz dediğimde şirketimiz için hem gerekli olan hem de bize sendikalar konusunda yardımcı olacak birini arıyoruz demek istemiştim. Open Subtitles عندما اقول اننا مهتمون بمهاراتك الخاصة عنيت اننا نبحث عن شخص يساعدنا مع النقابات , تعرف
    Buradan gitmeni istemiyorum dediğimde inan bana. Open Subtitles صدقيني عندما اقول لك لا اريدك ان تنتقلي
    Hazır ol. "Git" dediğimde gidiyoruz. Open Subtitles استعدى ، عندما اقول هيا سوف نعدو معاً
    Operasyonu doğrula dediğimde ne hakkında konuştuğumu biliyor musun? Open Subtitles هل تعرفين عما اتحدث عندما "اقول "عمليه تحقق
    Ben "Sol" dediğimde "sağ"ı kastederim! Open Subtitles عندما اقول يساراً اقصــد يميناً
    Gelecek sefer göle gidelim dediğimde göle gideceğiz. Open Subtitles في المرة القادمة عندما اقول نحن ذاهبون إلى البحيرة، سنذهب إلى البحيرة- دعنا نذهب-

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more