| DNA'nızı kemik iliği veri tabanında bulduk. | Open Subtitles | حصلنا على تطابق حمضك النووي من قاعدة بيانات متبرعي نخاع العظم |
| Dna'nızı onun üzerinde bulduk, bu da cinsel ilişki yaşadığınızı akla getiriyor. | Open Subtitles | وجدنا حمضك النووي عليها الذي يوحي أنكما كانت لديّكما علاقة حميمة |
| DNA'nızı kullanarak uyumlu nakil yapabiliriz ama bu birkaç dakikanızı alır. | Open Subtitles | يمكننا توليد نسيجًا متوافقًا جراحيًا باستخدام حمضك النّووي، لكنّه سيستغرق بضع دقائق. |
| Giysilerinde DNA'nızı bulduk. İyi iş çıkarmışsınız. | Open Subtitles | لقد وجدنا حمضك النووي على ثيابه |
| Ama Luke Selyan'ı öldüren yayda DNA'nızı bulunca şaşırdım. | Open Subtitles | لكن عليك أن تتصور تفاجئي حينما عثرت على حمضك النووي على القوس المركب الذي قتل "لوكي سيلان"؟ |
| DNA'nızı karşılaştırdım Bay Trevi. | Open Subtitles | يا لك من رجل واثق " لقد فحصنا حمضك النووي سيد " تريفي |
| Peki, yaptığımız şey, DNA'nızı analiz ettik ve haplogrup M30e'nin altında yer alıyorsunuz gibi görünüyor. | Open Subtitles | ما فعلناه هو أننا حللنا حمضك النووي M30e و يبدو أنك تندرج تحت سلالة |
| DNA'nızı almamın zamanı geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لأخذ حمضك النووي |
| Genç bir kızın otel odasındaki bir puro üzerinde DNA'nızı bulduk Bay Cooper. | Open Subtitles | وجدنا حمضك النووي على السيجار في غرفة فندق الشابة ياسيد(كوبير) |
| - ve DNA' nızı bıraktınız. | Open Subtitles | تاركاً حمضك النووي |
| Cooper'ın içinde DNA'nızı bulduk. Bizi bekleyen bir itirafname gibiydi. | Open Subtitles | 268)} .(وجدنا حمضك النووي داخل (كوبر - .كان مثل إعتراف في إنتظارنا - |