O çözülmeden önce buradan çıkmak zorundasınız. | Open Subtitles | يا فتيات يجب أن تخرجن قبل أن يزول تجميده |
Bilmiyorum. Onlar çözülmeden önce bir cevap bulsan iyi olur. | Open Subtitles | لا أعرف من الأفضل أن تجدي جواب قبل أن يزول تجميدهم |
Sorun çözülmeden buradan gitmeyeceğiz. | Open Subtitles | ونحن لن تترك. لن نترك حتى يتم حل المشكلة. |
Bu sorunlar çözülmeden, benimle Yola çıkma. | Open Subtitles | وحتى يتم حل هذه المشاكل.. لن تسافرى معى |
Benim veya bankanın diğer yöneticilerinin, ...bu mesele çözülmeden rahat bir uyku uyuyabileceğimizi sanmıyorum. | Open Subtitles | و التي تجعلني أنا و المدراء لا ننام قريري العين في فراشنا حتى يتم حلها |
Onlar çözülmeden seni buradan çıkarmam gerek. | Open Subtitles | عليَّ أن أخرجكَ من هنا قبل أن يزول تجميدهم |
Hadi gidelim, Prue, onlar çözülmeden. | Open Subtitles | إذاً، هيا ( برو ) قبل أن يزول تجميدهم |
Son beş ayda çözülmeden kalmış her vakayı su yüzüne çıkaracağım. | Open Subtitles | أنا سأقوم بفتح كل قضية لم يتم حلها في آخر خمسة أشهر |