Sonra, çözeltinin ince bir film şeklinde yayılmasını sağlamak için çözeltiyi cam bir tüpte aşırı hızlı bir şekilde dakikada 5000 devir hızda döndürdüler. | TED | بعد ذلك، يقومون بإدارة المحلول في أنبوبة زجاجية بسرعة 5000 دورة في الدقيقة فتجعل المحلول ينتشر على طبقة رقيقة |
Kanın yerine tuz soğutucu çözeltiyi enjekte etmeye hazırlanın. 00.19 | Open Subtitles | الإستعداد بحقن المحلول الملحي المبرد لكي يحل محل الدم. |
Bu türbinler çözeltiyi kek çırpıcısı gibi karıştıracak böylece kalsiyum hidroksit, flüoritle daha hızlı tepkimeye girecek. | Open Subtitles | هذه التوربينات ستمخُضُ المحلول كخليط الكعكة، لذا هيدروكسيد الكالسيوم سيتفاعل بسرعة مع الفلوريد. |
Şimdi bize çözeltiyi karıştıracak bir şey lazım. | Open Subtitles | نحن بحاجة الآن إلى شيءٍ لخلط المحلول. |
Dr. Bishop, bu çözeltiyi beyninizin köküne enjekte edeceğiz. | Open Subtitles | (بيشوب)... -سنحقن هذا المحلول في قاعدة دماغك . |