"çözeriz" - Translation from Turkish to Arabic

    • نحل
        
    • سنكتشف
        
    • سنحل
        
    • بحل
        
    • حلا
        
    • لحلّ
        
    • نحلّ
        
    • فسنتعامل
        
    • سنسوي
        
    Problemleri genelde bir şeyleri hissederek çözeriz. TED نحن عادةً ما نحل المشاكل بالشعور بالأشياء.
    Belki de Matematik Takımı olsak daha iyi, bilirsiniz matematik soruları çözeriz. Open Subtitles ربما يمكن أن نكون مثل فرقة الرياضيات بدلا من ذلك، اتعرف نحل مسائل الرياضيات.
    Kimin ne iş karıştırdığını daha geniş bir zamanda çözeriz. Open Subtitles سنكتشف من أخفق في عمله وكيف عندما نملك مزيداً من الوقت.
    Gus, eğer stres hattına gidersek, sanırım davayı çözeriz. Open Subtitles جوس، نَذْهبُ لخَطّ الإجهادَ، أظننا سنحل القضية
    Bize bir dakika verirseniz bu garip ve gizemli durumu çözeriz. Open Subtitles إذا منحتمونا لحظة, فسوف نقوم بحل هذا الوضع الغريب و الغامض.
    İmkansız olayları bulururz ve onları çözeriz. Open Subtitles نحن نتعامل مع الامر المستحيل ودائما ما نجد حلا له
    Ajanların açısından bakabilsek, belki de bu işi çözeriz. Open Subtitles حسناً، لو عرفنا معزى تحقيق الفيدراليين، فسيكون لدينا مجال لحلّ هذه القضيّة.
    - Yani, bu bir gizem. Biz de polisiz. Gizemleri çözeriz. Open Subtitles -أعني هذا لغزّ ونحن الشرطة نحلّ الألغاز؟
    Umarım bu gece tüm davayı çözeriz. Open Subtitles أتمنى أن الليلة نستطيع أن نحل القضية بأكملها
    Ben ve kankalarım filmlerde ve çizgi filmlerde gizemli olayları çözeriz Open Subtitles أنا وأصدقائي نحل الألغاز من الرسوم المتحركة والأفلام
    Umarım bu işi hemen çözeriz de, sizde okumayı bitirirsiniz. Open Subtitles أتعلمون، أتمنى أنّ نحل هذه قريباً حتى تستطيعوا إنهاء قراءة الكتاب.
    Ama bu evde biz tek beyin yer ve cinayetleri çözeriz. Open Subtitles لكننا هنا نتناول الأدمغة كاملة و نحل الجرائم
    Tamam, onu çözeriz, yüzünü temizleriz, sırtına silah dayayarak dışarı çıkartırız. Open Subtitles حسناً، نحل وثاقه و ننظفه... ثم نخرجه من هنا تحت تهديد السلاح
    Eğer tabutta kimin olduğunu bulursak ve tanıdığımız kişilerden biriyle bağlantısını bulursak olayı çözeriz. Open Subtitles اذن, نحن سنكتشف من هناك و نربطه بشخص نحن نعرفه و هذا سيحل الامر كله
    Belkide siz olmadan bu işi çözeriz. Open Subtitles أو ربّما سنكتشف كل ذلك بدون الحاجَة إليَك.
    Umarım bir gün Avrupa'nın sırlarını çözeriz. Open Subtitles آمل انه في يوم من الأيام "سنكتشف أسرار " يوروبا
    Bu cinayetlerden birini çözebilirsek, ikisini de çözeriz. Open Subtitles إن استطعنا حل إحدى هاتين الجريمتين، فإننا سنحل الاثنتين
    Hayır, hayır, biz sorunları zaten biliyor olduklarımızı parçalayarak çözeriz. Open Subtitles كلا ، كلا ، سنحل المسألة عن طريق تجزيء ما نعرفه فعلاً
    Çoğunlukla, asla gerçekleştirilemeyecek olan problemleri teorik olarak çözeriz. Open Subtitles لمعظم الوقت نقوم بحل مشاكل نظرية لا تحدث أبداً
    Sen olmadan da bu davayı doğru düzgün çözeriz. Temiz ve sağlam dedektiflik çalışmalarıyla. Open Subtitles سنقوم بحل هذه القضية بدونك بالطريقة الصحيحة ، مع أعمال محققين حقيقيّة
    Bunun hakkında konuşabileceğimizi sanmıştım. çözeriz sanmıştım. Open Subtitles اعتقد اننا يجب ان نتكلم عن هذا لنجد حلا
    Belki bu olayı birlikte çözeriz. Open Subtitles لقد أخبرتكم! ربّما سيمكننا الوصول لحلّ لهذا معًا
    Şifreyi sonra çözeriz. Open Subtitles نحن يمكن أن نحلّ ياتر.
    Eğer babaları gelirse bu işi birlikte çözeriz. Open Subtitles إن أتى والدهما، فسنتعامل مع الأمر سويّةً
    Pistte buluşalım. Kendine bir ekip bul. Bu işi orada çözeriz. Open Subtitles حسناً سنتلاقي في السباق إنضم لأي فريق سنسوي الأمر هناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more