Bir sorunu çözeyim derken, yüzlercesini yarattım. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أحل مشكلة وقد صنعت ١٠٠ أخرى. |
Tamam, bırak şunu ben çözeyim. | Open Subtitles | حسناً ، دعيني أحل ذلك الأمر |
İplerini çözeyim, biraz rahatlarsın. | Open Subtitles | سأحل هذه الحبال لأجعلك أكثر راحة |
İplerini çözeyim, biraz rahatlarsın. | Open Subtitles | سأحل هذه الحبال لأجعلك أكثر راحة |
Sakın çözeyim deme. | Open Subtitles | لا تفكر في حل وثاقه |
İstersen kalp sorununu çözeyim. | Open Subtitles | ـ كلا، كلا ـ أتود منيّ أن أحلها لك؟ ـ مهلاً، مهلاً |
Beni İçişleri Bakanı yapın, bir dakikada bu sorunu çözeyim. | Open Subtitles | عيّنني وزير الداخلية، وسأحل الأمور في دقيقة |
Bilmiyorum. O zaman senin için şifreyi çözeyim. | Open Subtitles | لا أعرف لذا سوف أفك شفرة ذلك لكي |
İzin ver, tüm sorunlarını çözeyim. | Open Subtitles | دعيني أحل جميع مشاكلكِ. |
Sen neden bunun üzerinde çalışmıyorsun bu arada ben de cinayetimizi çözeyim? | Open Subtitles | بينما أنا أحل الجريمة |
Ben gidip bu olayı çözeyim, tamam mı? Alo. Alo. | Open Subtitles | سأحل هذه القضية , إتفقنا ؟ أتت نتائج فحص البصمات (من شقة (دانا |
Sakın çözeyim deme. | Open Subtitles | لا تفكر في حل وثاقه |
Bu karmaşayı ben yarattım. Bırak ben çözeyim. | Open Subtitles | أنا من صنع هذه المشكلة دعيني أحلها |
Anahtarı bırak, kapıdan geri git, kızı yerine götür ve bu durumu ben çözeyim. | Open Subtitles | ،اخفضي هذا المفتاح ،وعودي من هذه البوابة ،أعيدي الفتاة وسأحل الأمر مع الرجال |
Seni çözeyim. | Open Subtitles | دعني أفك قيودك. |