Çünkü gerçekten hayatta olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | لأنني حقاً أثق بأنه ما زال على قيد الحياة |
Çünkü gerçekten sizlerle o duruşma salonunda bulunmak istemiyorum. | Open Subtitles | لأنني حقاً لا أريد أن اكون في غرفة المحكمة تلك معكم |
Güzel giyinmek zorundasın Çünkü gerçekten güzel bir yer. | Open Subtitles | عليكِ ان تلبسي شيئاً أنيقاً لأنه حقاً حقاً لطيف |
Aslında bunu deneyerek göstermek istiyorum, Çünkü gerçekten de kolay bir işlem. | TED | ترغب في عرض هذا الواقع، لأنها عملية بسيطة جداً. |
Işlerimi sevmedin, Çünkü gerçekten sevmedin. | Open Subtitles | أنكِ لا تحبين أعمالي لأنك في الواقع فقط لا تحبينها. |
Çünkü gerçekten de laktoza alerjisi olduğuna inanmadım. | Open Subtitles | لماذا؟ لأنى لم أكن أصدق أنه لديه حساسية لللاكتوز |
Evet ve yarın akşam gidip onunla konuşmamı istiyor. Çünkü gerçekten çok üzgün. | Open Subtitles | نعم، وكان يريد الذهاب لها مساء غد جاز التعبير، لأنه حقا في مقالب. |
Peki, Çünkü gerçekten sorunları çözmeyecekler. | TED | حسنا إذا، لأنهم في الواقع لن يحلوا تلك المشاكل. |
İyi. Çünkü gerçekten şu puroyu bitirmek istiyorum. | Open Subtitles | حسنا, لأنني حقاً أود إكمال السيجار |
Çünkü gerçekten seni işinden alıkoymak istemiyorum. | Open Subtitles | لأنني حقاً لا أريد أن أبعدك عن عملك |
Çünkü gerçekten paraya ihtiyacım var. | Open Subtitles | لأنني حقاً أريدُ المال |
Çünkü gerçekten göremiyorum. | Open Subtitles | لأنني حقاً لا أرى |
Çünkü gerçekten hoş bir oğlan. | Open Subtitles | و جعله يجلس بجوارى لأنه حقاً ، حقاً رائع |
Onu daha önce duymadığınızı biliyorum, fakat sadece bu günü işaretleyin ki bir gün onu duyacaksınız, Çünkü gerçekten inanılmaz bir adam." | TED | " أعلم أنكم لم تسمعوا به يوماً و لكن اذكروا هذا اليوم" " لأنكم ستسمعون به يوماً ما" " لأنه حقاً رجل رائع" |
Çünkü gerçekten bunu tek başıma yapamam. | Open Subtitles | لأنه حقاً لا يمكنني فعل هذا بمفردي |
Bu tekdüze hikayeyi anlatıyorum Çünkü gerçekten oldu. | TED | سردت قصة الزي الموحد لأنها حدثت بالفعل. |
Bu sinyallere kulak vermemiz gerek Çünkü gerçekten de duymamız gereken bir şeyler söylüyorlar. | TED | يجب علينا أن نبدأ بالاستماع لهذه الإشارات، لأنها تنبهنا إلى أمور نحتاج إلى سماعها ومعرفتها حقًا. |
Şimdi verilere dönelim, Çünkü gerçekten ilginç. | TED | لكن دعونا نقدم الآن البيانات، لأنها رائعة بالفعل. |
İnsanlıktan beri aşk hayatımızı seçiyoruz insanların asıl sikine taktığı bu ve bir sanatçı olacaksın Çünkü gerçekten yeneklisin... eğer bu senin için katlanılmazsa, o zaman atlamalısın. | Open Subtitles | لذلك اختيار الحياة الحب من الناس فعلا مهم و يكون فنان لأنك في الواقع موهوب... |
Çünkü gerçekten de laktoza alerjisi olduğuna inanmadım. | Open Subtitles | لأنى لم أكن أصدق أنه لديه حساسية لللاكتوز |
Bu gerçekten güzel bir anlatım, Çünkü gerçekten, arılar çiçekler için seks işçileridir. Onlar, bilirsiniz -- hizmetlerinden dolayı ödüllendirilirler. | TED | وهذا تعبير عظيم حقا ، لأنه حقا ، النحل والعاملين في صناعة الجنس الزهور. انهم ، كما تعلمون -- يحصولون على دفع ثمن خدماتهم. |
(Gülüşmeler) Massachusetts için belki diyorum, Çünkü gerçekten bir teklif yapmaları şart. | TED | (ضحك) أقول ربما ماساتشوستس، لأنهم في الواقع يجب أن يقوموا بمناقصة. |