| Onu hiç çıkarmazdı. Polis özel eşyalarını getirdiğinde, o yoktu. | Open Subtitles | لم تخلعها يوماَ وحين جلبت لي الشرطة مقتنياتها الشخصية كانت القطعة مفقودة |
| Hiç çıkarmazdı. | Open Subtitles | لم تخلعها ابداً |
| Asla çıkarmazdı bunu. | Open Subtitles | انها لن تكن تخلعها أبداً |
| - Annemin yüzüğü hiç çıkarmazdı. | Open Subtitles | الذي لم تخلعه أبداً |
| Annem bunu hiç çıkarmazdı. | Open Subtitles | امي لم تخلعه أبداً |
| Tanıdığım bir adam vardı, tamamen soyunana dek şapkasını çıkarmazdı. | Open Subtitles | ذات مرة عرفت شخص يظل مرتديا قبعته حتى يخلع كل ملابسه |
| - Annemin yüzüğü hiç çıkarmazdı. | Open Subtitles | الذي لم تخلعه أبداً |
| Babam o çantayı omzundan asla çıkarmazdı. | Open Subtitles | أبي لمْ يخلع قط حقيبة الكتف تلك. |
| Ve o şapkayı kafasından hiç çıkarmazdı. | Open Subtitles | ولم يكن يخلع هذه القبعة أبداً |