Bir keresinde, bütün akşam üç boyutlu gözlük takan bir adamla çıkmıştım. | Open Subtitles | ذات مرة، خرجت مع رجل كان مرتدياً نظارات 'ثلاثية الأبعاد' الليلة بأكملها. |
Gece vardiyasındakilerin çöpünü dökmeye çıkmıştım ve arka sokakta iki adam gördüm. | Open Subtitles | خرجت إلى الخلف لأرمي قمامة الطاقم المسائي ورأيت عدة رجال في الزقاق |
Bir keresinde bir kızla çıkmıştım. Ona her vuruşumda altına ediyordu. | Open Subtitles | لقد واعدت فتاة من قبلـ كل مرة أغازلها تتبول على نفسها. |
Bunu hep yapan biriyle çıkmıştım. Sadece 20 dolar veriyorsun. | Open Subtitles | واعدت رجلاً كان يفعل ذلك دائماً، ارشه بعشرين دولار |
Evet, usta işi yarım bırakmasın diye bir ay çıkmıştım onunla. | Open Subtitles | نعم, وأضطررتُ أن أواعد رجل الأرضيات لمده شهر لأجعله ينهي العمل |
Lisede dansçı biriyle çıkmıştım kızın hocası da bu sektörde bir geleceğim olabileceğini söylemişti. | Open Subtitles | واعدتُ راقصة في المدرسة الثانوية.. ومدرسها قال أن مستقبلا جيدا قد يتنظرني في هذا المجال |
O malum gecede verandaya çıkmıştım. | Open Subtitles | وفي تلك الليلة بالذات خرجت للشرفة خارج المنزل |
Dışarı çıkmıştım. Büyük bir boşluktaydım. | Open Subtitles | لقد خرجت من السجن لتوي لأجد نفسي في مشكلة كبيرة |
Hey Silvio. Ben de tam favori paltomla gezintiye çıkmıştım. | Open Subtitles | أهلاً يا سيلفيو، خرجت للتمشية في معطفي الفرائي المفضّل. |
Ama burada oturuyorum. Kuş yemi almaya çıkmıştım, anahtarımı unutmuşum. | Open Subtitles | ولكني أعيش هنا، خرجت لشراء طعام للطائر ونسيت مفتاحي. |
Koşuya çıkmıştım, eve gitmek istemedim, buraya geldim. | Open Subtitles | خرجت للجري، لم أرد العودة للمنزل نوعاً ما وجدت نفسي هنا |
Son kez Jack'i ipte sallanırken gördüğümde çıkmıştım oradan. | Open Subtitles | للمره الاخيره,لقد خرجت حينما رايت جاك مشنوقا |
Babanla çıkmıştım ama savaşçı olmayı seçtim. | Open Subtitles | واعدت والدك الحقيقي ولكنني إخترت حياة المقاومة |
- Sülfürik. Bir Porsche ve saç mandalları eklersek bu adamla çıkmıştım. | Open Subtitles | إضف سيارة بورش ومقابس شعر و سأكون قد واعدت هذا الشخص |
Senin sapık yaşantını sevmiş olmalılar. Bir kez bir Mormonla çıkmıştım. | Open Subtitles | لابد أن حياتك الشاذه أعجبتهم واعدت مبشراً ذات مره. |
Lisede, müzik öğretmenimle çıkmıştım. | Open Subtitles | أني واعدت مرة معلمة الموسيقى في المدرسة العليا |
Aynı gülüşe sahip olan bir kızla çıkmıştım. Ama 20 sene önceydi. | Open Subtitles | تعلمين ، كنت أواعد فتـاة لديهـا نفس الضحكة كـان ذلك منذ 20 سنة |
Lise boyunca kızıyla çıkmıştım. | Open Subtitles | لقد واعدتُ ابنته في المدرسة الثانوية |
70'lerde Kanada'nın doğusunda kunduz avına çıkmıştım. | Open Subtitles | ذهبتُ إلى شرقيّ ''كندا'' لاصطياد القندس في السبعينيّات. |
Bunlar için poz veren bir kızla çıkmıştım. | Open Subtitles | أعلم، لقد خرجتُ مع فتاة تكلفت بهذه الخنازير. |
Şifalı et su almaya dışarı çıkmıştım. | Open Subtitles | لقد كنت في الخارج لأجلب له مرق للشفاء |
Kendine zarar veren bir kadınla çıkmıştım. | Open Subtitles | أَرّختُ إمرأة التي كَانتْ إلى الجرحِ الذاتيةِ. |
İç çamaşırlarımı giymekten hoşlanan bir adamla çıkmıştım. | Open Subtitles | أنا مؤرخ الرجل الذي يحب ارتداء ملابسي الداخلية. |
Umarım 3 numaralı bekar denk gelmez. Onunla lisede çıkmıştım. | Open Subtitles | أتمنى ألاّ أواعد المُتطوّع الثالث الذى واعدته بالمدرسة الثانوية. |
Bir seferinde herifin biriyle çıkmıştım daha aperatifleri söylemeden konuşacak hiçbir şeyimiz kalmamıştı. | Open Subtitles | هناك مرة خرجت في موعد مع شاب وإنتهينا من المواضيع للناقشها قبل وصول المقبلات، |
Geçmişe bakınca korktum, çünkü bir ara onunla çıkmıştım. | Open Subtitles | وفي وقت لاحق، فقد شعرتُ بالخوف، لأنني واعدتها من قبل |
Bulvardaki Lokantadan henüz çıkmıştım. | Open Subtitles | أنا فقـــط كنت خارجاً من المطعــم |
- Sadece hatırlayabildiğin kadarını söylesen... - Vardiyadan yeni çıkmıştım. | Open Subtitles | ـ حسناً، أخبرنا فقط ما الذي تتذكره ـ لقد كنتُ خارج من نوبة عملي |
Yemekle at maskesi almaya çıkmıştım. | Open Subtitles | أنّي فقط غادرت لأجلب الغذاء وقناع حصان جديد. |