Hattına gelecek bütün çağrıları boşverip, sadece benimle, sürekli irtibatta kalacaksın. | Open Subtitles | سوف تتجاهلين جميع المكالمات الواردة وتبقي معي على الخط في كل الأوقات |
Gelen tüm çağrıları buradan takip ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نستعد لإستِلام المكالمات هنا وبحضور فوري لذلك. |
Telsiz çağrıları da dahil tüm kayıtları sayısallaştıralım. | Open Subtitles | قمنا بتسجيل جميع المكالمات الصوتيه و من ضمنها الندائات اللاسلكيه |
Geç saatlerde telefon çağrıları, ölüm tehditleri. | Open Subtitles | مكالمات هاتفية في آخر الليل، تهديدات بالموت |
Not almak, uyandırma çağrıları... Muscle Milk getirmek, prezervatif getirmek... | Open Subtitles | تلقي الرسائل ، إجراء مكالمات الإيقاظ إحضار حليب تقوية العضلات ، والواقيات الذكرية |
911 çağrıları nereye yönlendiriliyor? | Open Subtitles | الى اين تتحول اتصالات الطوارئ عندك؟ |
Yardım çağrıları bitmek bilmiyor, körfeze gitmelisiniz. | Open Subtitles | نداءات الاستغاثة تنهال، يجب أن تذهب إلى الخليج |
Dinle beni, tüm çağrıları bu numaraya yönlerdir, olur mu? Lütfen, teşekkürler. | Open Subtitles | اسمعي , حولي كل المكالمات لهاتف كيم , أرجوك , شكراً |
Dönüş bekleyen telefon çağrıları ve e-postaları... ve tanrı bilir benden neler bekliyorlardır insanlar. | Open Subtitles | ـ أجل الناس هناك ينتظروني أن أرد على المكالمات الهاتفية وأجيب على البريد الإلكتروني والرب وحده يعرف ماذا أيضًا. |
"Gelen çağrıları cevaplamazlık etme." "Dedikoduları yalanla." | Open Subtitles | ، لقد أخبرتكِ أن لا تتجنبي المكالمات وأجيبي عليها وقولي بأن الامر ليس صحيحاً |
Bu dağın başında, buz fırtınaları eşittir acil yardım çağrıları. O da eşittir kelepçeler. | Open Subtitles | هنا، عواصف ثلجية تساوي خدمة المكالمات وتساوي القبض عليك |
Onlara telefon numaranı ver. Zannedersem telefonun gelen çağrıları cevaplayabiliyor, değil mi? | Open Subtitles | أعطهم رقم هاتفك، أفترض أنّ هاتفك يستقبل المكالمات الواردة، صحيح؟ |
Annemin telefonuna gelen çağrıları Skype hesabıma gelecek şekilde ayarladım. | Open Subtitles | برمجت هاتف أمي ليرسل المكالمات إلى حسابي في سكايب |
Ev telefonumuza gelen çağrıları kendi telefonuma aktardım. | Open Subtitles | لقد قمت بتحويل مكالمات المنزل إلى هاتفي النقال. |
Korkarım, şafak öncesi çağrıları çok kötü adamlar için rezerve edilmiş. | Open Subtitles | مكالمات ما قبل الفجر عاده محفوظه لأشخاص سيئون للغايه على ما أخشى |
Yine eski karakoldan arıyorum. 911 çağrıları gelmeye devam ediyor. | Open Subtitles | أنا أتصل مره أخري من القسم القديم انا مازلت استقبل مكالمات طوارئ |
Ne gece yarısı oyunları, ne geç vakit yardım çağrıları... Hiçbiri. | Open Subtitles | "لا مواعيد لعب مضاءةً بنور القمر لا اتصالات اجتماعيّة متأخرة، ولا واحد" |
Ne gece yarısı oyunları, ne geç vakit yardım çağrıları... Hiçbiri. | Open Subtitles | "لا مواعيد لعب مضاءةً بنور القمر لا اتصالات اجتماعيّة متأخرة، ولا واحد" |
Eli, ofisime geçelim. Jane, gelen bütün çağrıları beklemeye al. | Open Subtitles | "ايلاي " تعالَ لمكتبي , " جاين " امنعي اي اتصالات |
Yani, imdat çağrıları dünyanın bu kısmında bazen güzel bir fikir değildir. | Open Subtitles | نداءات الاستغاثة في هذا الجزء من العالم أحيانا ليست فكرة جيده حسناً مالذي تخشاه ؟ |
Kaptanın günlüğü yıldız yılını hatırlamıyorum tüm zor durum çağrıları saçmalık ekipten sadece 3 kişi kaldı ölüp gideceğim. | Open Subtitles | تسجيلة الكابتن لا أتذكر التاريخ النجمي لم يتم الرد على كل نداءات النجدة |
19. yüzyılda Polonyalı vatanseverler yabancı işgâlcilere karşı ayaklandıklarında toplanma çağrıları "Bizim ve sizin hürriyetiniz adına" idi. | Open Subtitles | عندما قام الوطنييون البولانديون بالوقوف " " ضد الظلم الأجنبي في القرن 19 " كانت صيحتهم: من أجل حريّتك وحريتنا " |