Jagodish onu çakalların temizleyeceği kalenin arkasındaki büyük bir hendeğe atacaktı.. | Open Subtitles | و قد القى جوديش به داخل الخندق الكبير اسفل الحصن حيث الضباع تتولى انهائه |
Ayrıca çakalların sayısı da giderek artıyor. | Open Subtitles | وماذا عن الازدياد في تعداد الضباع |
Sen sür, ben makineliyi tamir edip çakalların hepsini öldürürüm. | Open Subtitles | أنت تقود, وأنا سأصلح المدفع وأقتل كل أبناء آوى هؤلاء |
Tahtı ele geçirmeye çalışan çakalların uğultusunu duyabiliyordu. | Open Subtitles | لكنها سمعت عَواء أبناء آوى وهم يتآمرون لبلوغ العرش |
çakalların havalı olacak bir tarafı yok. | Open Subtitles | "ليس هناك ثمة شيء جيد:"جاسمين فيما يخص الـ "الجاكال" |
çakalların, uyuşturucu müptelalarının etlerini yemediğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هيه , هل تعلم ان الذئاب البرية لا تأكل لحم |
çakalların geri kalanının nerede saklandığını öğrenir öğrenmez derhal bana mesaj atacaksınız. | Open Subtitles | و بمجرد ما يطلعكم على مكان "الجاكال" الذي فيه يختبأون، ترسلون لنا رسالة إلكترونية على وجه السرعة |
Tüm çakalların iyi olduğunu söylemiyorum, ...ama derinlerde bir yerde, Kai'nin öyle olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | لا أقول أن كل "الجاكال" جيدين لكن أعلم في داخلي أن "كاي" ليس سيئاً |
çakalların besin kaynağını yok edersen seni rahat bırakırlar. | Open Subtitles | تخلص من مصدر طعام الذئاب البرية وسيدعوك وشانك |
John etrafta çakalların dolaştığını söylüyor. | Open Subtitles | (جون) يقول أن الذئاب البرية قد ظهرت. |