"çalışıyorlarmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • يعملون
        
    • يحاولون
        
    • يعملان
        
    • يحاولان
        
    • يُحاولون
        
    • يعملوا
        
    • عملو
        
    Vietnam hükümetiyle beraber çalışıyorlarmış arama ekibi gönderip... Open Subtitles هم يعملون مع الحكومه الفيتناميه لإرسال فريق بحث ..
    Trevelyan'ın yanında bahçıvan ve sofra hizmetlisi olarak çalışıyorlarmış. Open Subtitles كانوا يعملون لدى تريفيليان كبستانى و مديرة المنزل
    İnsanları çıplak elle 26 değişik şekilde öldürmeye çalışıyorlarmış. Open Subtitles لقد كانوا يحاولون قتل الناس بـ 26 طريقة مختلفة بأيديهم العارية
    Sağlık servisine bırakılan cesedi anlattı, kimliğini tesbit etmeye çalışıyorlarmış. Open Subtitles قال أن الجثة اُلقيت عند الخدمات الصحية انهم يحاولون معرفة هويتها
    Evet. Evet, o ve kocası sanat galerisi müdürü olarak çalışıyorlarmış... Open Subtitles نعم، هي وزوجها كلاهما يعملان مراقبان
    Okuldaki bir çocuktan duyduğuma göre, genç polisleriniz varmış, sizin için çalışıyorlarmış. Open Subtitles لقد سمعتُ من صبي يرتاد مدرستي بأنكم أيها الرجال , لديكم فتيان شرطة صغار يعملون لديكم
    Şimdi de Meksikalılar bizden daha fazla çalışıyorlarmış. Open Subtitles أتعلم، حتى المكسيكيين يعملون أفضل منا الآن
    Neden insanlar markette çalışıyorlarmış gibi bu kadar ilk adı kullanıyorlar? Open Subtitles لمَ الجميع يستخدمون الإسم الأول كثيراً كما لو أنهم يعملون في مجال التسويق؟
    Üç kişilik araştırma ekibi yerel mühendislik firması için çalışıyorlarmış. Open Subtitles ... ثلاثة رجال في فريق المسح يعملون لشركة هندسية محلية
    Doğu Asya Birliği'nin kodamanlarıyla Binbaşı'nın ikizi olan siborg başından beri birlikte çalışıyorlarmış. Open Subtitles كبار الشخصيات من تحالف جنوب شرق الاقتصاد وتلك السايبورغ من نفس نموذج الرائد كانوا يعملون سويةً منذ البداية.
    Üç kişilik araştırma ekibi yerel mühendislik firması için çalışıyorlarmış. Open Subtitles ... ثلاثة رجال في فريق المسح يعملون لشركة هندسية محلية
    Balinaların lisanını inceliyorlarmış, duygularını ve ruh hallerini tanımlamaya çalışıyorlarmış. Open Subtitles و كانوا يدرسون لغة الحيتان ، و يحاولون تخصيص ترددات للإنفعالات و لتحديد
    Komşulara göre yaklaşık bir yıldır evi satmaya çalışıyorlarmış. Open Subtitles الجيران يقولون انهم كانوا يحاولون ان يبيعوا ذلك المنزل تقريبا منذ سنة
    Hâlâ toplamaya çalışıyorlarmış. Cesede rastlamamışlar ama... Open Subtitles لازال يحاولون تجميعه، ليس به أي جثث ولكن..
    Büyük bankaların satışı ile ilgili olarak, ...başkanlık bütçesi üzerinde çalışıyorlarmış. Open Subtitles وكانوا يحاولون بَيْع أكبر البنوك لأحدث ميزانية للرئيس.
    Beraber bir şey üzerinde çalışıyorlarmış, bir proje. Bırakacağını söyledi. Open Subtitles لقد كانا يعملان معا على مشروع ما
    Demek gerçekten birlikte çalışıyorlarmış. Open Subtitles تبّاً. فهما يعملان معاً فعلاً
    Elmslie ve Marru, Khaled davasında Amerikan otoritelerle yakın çalışıyorlarmış. Open Subtitles (إيلمسلي) و(مارو) يعملان بشكل وثيق مع السلطات الأمريكية في قضية (خالد).
    Anladığım kadarıyla, ters durumda bu ahırın içinden geçmeye çalışıyorlarmış. Open Subtitles على ما أعتقد , لقد كانا يحاولان أن يطيرا خلال الحظيرة بالمقلوب
    Bir mesaj vermeye çalışıyorlarmış. Open Subtitles يبدو وكأنّهم يُحاولون إرسال رسالة.
    Çünkü kıllarını kıpırdatmazlarmış. Polonyalı kızlarsa çalışıyorlarmış. Open Subtitles لانهن لم يعملوا شيء بينما البولنديات كن يعملن
    Devlet için çalışıyorlarmış. Open Subtitles لقد عملو لصالح الحكومة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more