Yani en azından ambulans şoförlerini öldürmeye çalışmıyormuş. | Open Subtitles | على الأقل لم يكن يحاول أن يقتل سائقي الأسعاف |
Bunu yapan kişi Buz Kamyonlu Katili taklit etmeye çalışmıyormuş. | Open Subtitles | من فعل هذا لم يكن يحاول الاقتداء بقاتل شاحنة الثلج، لقد كان... |
Albay Jennings'in karnını yaran kişi onu öldürmeye ya da ona işkence etmeye çalışmıyormuş. | Open Subtitles | من قام بتمزيق النقيب (جينينغز) لم يكن يحاول قتله أو تعذيبه. |
Dükkanın alarmı açıkmış, ama soyguncunun kaçtığı arka pencerenin bulunduğu bölgede alarm çalışmıyormuş. | Open Subtitles | قال أنّ جرس الإنذار كان يعمل لكن جهة النافذة الخلفية حيث هرب السارق لم تكن تعمل |
Meğersem gerçekten de buzdolabım çalışmıyormuş. | Open Subtitles | في الواقع ثلاجتي لم تكن تعمل |
Onu öldürmeye çalışmıyormuş. | Open Subtitles | لم يكن يحاول قتله. |
Köprüdeki kameralar o akşam çalışmıyormuş. Fotoğraf sahteymiş. | Open Subtitles | -الكاميرا لم تكن تعمل بتلك الليلة، إنّها مفبركة . |