"çarpmasını" - Translation from Turkish to Arabic

    • الإصطدام
        
    • أن تأذي
        
    Mayını merkezdeki dairede tut ve oranın dışındaki birşeye çarpmasını engelle. Open Subtitles أبقِ بدائرةَ المنجمِ المركزيةِ وتجنب الإصطدام بأي شيء هناك
    Bugün artık Dünya'ya Yakın Cisimlerin Dünya'ya çarpmasını engelleyecek teknolojiye sahibiz. Open Subtitles واليوم لدينا التكنولوجيا القادرة على إيقاف هذه الاجسام ومنعها من الإصطدام بالأرض حتى نهاية التاريخ
    Sol tarafım yere çarpmasını engelledi. Open Subtitles الجانب الأيمن من جسمي حماها من الإصطدام بالأرض
    Kontrolden çıkan bir helikopter, tam bir faciaya yol açmak üzereyken aniden ortaya çıkan, gizemli bir adam, bir kahraman, oldukça eğlenceli bir yolla helikopterin masum insanlara çarpmasını engelleyerek, günü kurtardı. Open Subtitles مروحية خرجت عن السيطرة إلى مأساة مؤكدة، ومن ثم ظهر فجأة رجل غامض.. بطل. أنقذ الوضع على نحو لا يصدق بمنع الطائرة من أن تأذي الأناس الأبرياء.
    Kontrolden çıkan bir helikopter, tam bir faciaya yol açmak üzereyken aniden ortaya çıkan, gizemli bir adam, bir kahraman, oldukça eğlenceli bir yolla helikopterin masum insanlara çarpmasını engelleyerek, günü kurtardı. Open Subtitles مروحية خرجت عن السيطرة إلى مأساة مؤكدة، ومن ثم ظهر فجأة رجل غامض.. بطل. أنقذ الوضع على نحو لا يصدق بمنع الطائرة من أن تأذي الأناس الأبرياء.
    Üç adet kara merkezli deprem, her biri gelen tsunaminin Pakistan kıyılarına çarpmasını önlemek için mükemmel şekilde zamanlanmış. Open Subtitles ثلاثة زلازل طبيعية ظهرت بتوقيت ممتاز لإيقاف موجة عملاقة من الإصطدام بشاطئ باكستان
    Ama isimlendirdiğimiz bu asteroidlere inmeyi öğrenebilir ve üzerine küçük bir iyon tahrik motoru gibi bir şey yerleştirebiliriz, bu da eğer hesabımızı doğru yaparsak, bir süre sonra nazikçe ve yavaşça onu farklı bir yörüngeye iter ve Dünya'ya çarpmasını engeller. TED ولكننا نستطيع أن نتعلم كيف نهبط على المذنبات التي تحمل أسمائنا ومن ثم نثبت شيئا مثل محرك دفع أيوني صغير عليها ، والذي بدوره سيدفعه بلطف ، وببطء ، في مسار مغاير بعد فترة من الزمن. والذي ، إذا كانت حساباتنا دقيقة ، سيمنعه من الإصطدام بالأرض.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more