"çekici bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • جذابة
        
    • شيء جذاب
        
    • مثيرة
        
    • ورقيًا فظيعًا
        
    • قوي سيئ
        
    • التربية
        
    • باهرة
        
    • جذابين
        
    • شخص جذاب
        
    Tanıklar, saldırganın otuz yaşına yakın, çekici bir sarışın olduğunu belirtti. Open Subtitles وصف الشهود القاتل بأنة أمرآة شقراء جذابة فى العشرين من عمرها
    İlerde çamurlu yoldan geçemeyen çekici bir yolcu görüyorlar. TED يريان أمامهما مسافرة جذابة غير قادرة على عبور الطريق الوحلة.
    Umarım çekici bir kadına hayran olamayacak kadar yaşlı değilsindir. Open Subtitles اتمنى الا تكون قد اصبحت عجوزا لا تستطيع الأعجاب بأمرأة جذابة
    Üstüne bir şeyler giy bunun çekici bir yanı yok Open Subtitles ووضع بعض الملابس. لا يوجد شيء جذاب حول ذلك.
    Üniversitede okuyan çekici bir kızı vurmanız her şeyi bitirir. Open Subtitles أطلق النار على طالبة جامعية مثيرة, و ستلغى كل الإتفاقيات
    Aylarca çekici bir kızı tek başına bırakmanın tehlikesini düşünmüyor mu? Open Subtitles أليس خطراً منه أن يترك فتاة جذابة مثلك لمدة شهور فى النهاية ؟
    Steamer hızlı, sportif, çekici bir otomobildir şehir içinde ve kırlarda pikniğe gitmek için tasarlanmıştır. Open Subtitles ستيمر .. سيارة رياضية , سريعة و جذابة إنها مصممة للقيادة داخل المدن و النزهات الريفية
    çekici bir kadınla yere düşmek çok hoş. Open Subtitles أنا سعيد لأنى سقطت بجوار إمرأه جذابة مثلك
    Sadece dalga geçiyorum. Bence Maris çekici bir kadın. Open Subtitles كنت أمزح معك يا نايلز أنا أعتقد أن ماريس جذابة
    Yani, benim için çekici bir kızla yanyana durup onunla çıkmamak çok zor olacak. Open Subtitles من الصعب أن أكون بجانب إمرأة جذابة و لا أغازلها
    Daha çekici bir kadın tarafından ekildiğimi anımsamıyorum. Open Subtitles لا أحتمل أن أبدأ العمل من دون أن أرى امرأة جذابة
    Taylor isimli kızı bekleme odasında görmüştüm. Oldukça çekici bir bayandı. Open Subtitles لاحظت رؤيتها في غرفة الإنتظار إنها جذابة
    Çok çekici bir yapbozun parçalarıymış gibi birbirimizi tamamlıyoruz. Open Subtitles الاثنين مناسبان مع بعض مثل قطعتين من لعبة بازل جذابة جداً
    Kızım annesiyle yaşayan çok çekici bir genç kadındı. Open Subtitles هل تقضي عدة ليالي خارج المنزل ؟ ابنتي كانت فتاة جذابة جداً
    Bence çok zeki ve çekici bir genç bayansın. Open Subtitles , أظن أنكِ ذكية جداً و امرأة جذابة للغاية
    Kurtuluş Ordusu süveterine, yağlı dokumalarına kocaman Usher burnuna rağmen sende garip şekilde çekici bir şeyler var. Open Subtitles أتعلمين، بالرغم من السترة القديمة والشعر الدهني وأنفكِ الكبير جداً، أجد أن هناك شيء جذاب بشكل غريب عنكِ.
    Bu kesinlikle çekici bir vizyon. Çoğu insan bu vizyonu kabul etti. TED إنها رؤية مثيرة بالطبع. تبناها الكثيرون.
    Ben çekici bir erkeğim! Ben sert ve çekici bir erkeğim! Open Subtitles أنا رجل قوي أنا رجل قوي سيئ جدا
    İnanıyorum ki, tekrar çekici bir hale getirmenin yolu, "Güç" kavramının açık ve detaylı bir şekilde öğretilmesinden geçiyor. TED وباعتقادي فإن الطريقة التي يمكن بها جعل التربية المدنية مثيرة مجددا هو أن نجهر بما يتعلق بتعليم القوة.
    Sizin için çok çekici bir erken emeklilik paketi ayarlayabilirim. Eyalet, 51. Open Subtitles فقد قدرتُ على تنسيق صفقة تقاعد مبكرة باهرة لأجلك
    Kendi başıma nasıl çekici bir erkekle tanışacağım? Open Subtitles كيف سأتعرف الى رجال جذابين اذا ذهبت لوحدي؟
    Kendini beğenmek gibi olmasın ama ben oldukça çekici bir erkeğim. Open Subtitles لا أريد أن ابدو مغروراً ولكن أنا شخص جذاب بطريقة مذهلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more