Zamanla diğer bütün ırklar geri çekildiğinde ya da yanıp bittiğinde, ...Daleklerin önünde sadece Merkezi Sistem Kilisesi duruyordu. | Open Subtitles | ومع الوقت، انسحبت كل الأعراق الأخرى أو احترقت. ولم يبق سوى المركز الرئيسي للكنيسة صامدًا في طريق الداليكس. |
Sonra NATO geri çekildiğinde Taliban yürürlüğe girdi. | Open Subtitles | ثم عندما انسحبت منظمة حلف شمال الأطلسي، عادت حركة طالبان في القوة. |
Dünya kuvvetleri geri çekildiğinde MKCD tüm gemilerini yardım girişimine sürdü. | Open Subtitles | عندما انسحبت قوات الأرض جمهورية المريخ دفعت جميع سفنهم إلى جهود الإغاثة |
Ve yarın koşul geri çekildiğinde Çözümü desteklediğini açıklayacaksın. | Open Subtitles | وعندما سينسحب التعديل غداً ستلتزمين بدعم القرار |
Ve yarın koşul geri çekildiğinde Çözümü desteklediğini açıklayacaksın. | Open Subtitles | وعندما سينسحب التعديل غداً ستلتزمين بدعم القرار |
Burada yazana göre kenara çekildiğinde arabanda 500 Oxy hapı bulunmuş. | Open Subtitles | حسناً, يقال هنا تم القبض عليك مع تقريباً 500 قرص أوكسي في عربتك. |
Sular çekildiğinde, geride korunaklı su birikintileri bırakırlar. | Open Subtitles | مع انحسار المد ، يترك ورائه مجموعة من البرك.. |
Sen çekildiğinde ne olacak biliyor musun? | Open Subtitles | تعرف مالذي سيحدث بنا إذا انسحبت ؟ |
Dunbar adaylıktan çekildiğinde halkın oyunu kazandı ama teknik olarak hâlâ oy çoğunluğuna sahip olmadığını söylüyorsun. | Open Subtitles | فاز بشعبيته عندما انسحبت (دانبار) لكنك تقول إنه لا يمتلك أغلبية فعلية |
Amerika, Paris İklim Anlaşması'ndan çekildiğinde, Birleşik Devletler'deki yüzlerce şehir ve dünya çapında binlercesi iklim konusundaki kararlılıklarını daha da arttırdı. | TED | تعلمون عندما انسحبت الولايات المتحدة من اتفاقية (باريس) للمناخ، قامت المئات من المدن في أمريكا والآلاف منها حول العالم بمضاعفة التزاماتها المناخية. |
Burada yazana göre kenara çekildiğinde arabanda 500 Oxy hapı bulunmuş. | Open Subtitles | حسناً, يقال هنا تم القبض عليك مع تقريباً 500 قرص أوكسي في عربتك. |
Sular çekildiğinde çok fazla sayıda küçük omurgasız çamurun altında sığınacak yer arar. | Open Subtitles | أثناء انحسار الماء، تظهر أعداد لا تحصى من اللافقاريات الصغيرة |
Deniz çekildiğinde denizin altını kazmak neredeyse imkansızdır bu yüzden bu midyeler ve kabuklu deniz canlıları güneşin ısısına maruz kalır, kelimenin tam anlamıyla kendi kabukları içinde pişerler. | Open Subtitles | من المستحيل الحفر للاختباء داخل هذه الصخور عند انحسار الماء، فتصبح هذه الرخويات و أوراق الطحلب معرضة بشدة لحرارة الشمس |