Evliliğimizin iyiliği için bir karar verdim davadan çekildim. | Open Subtitles | - لن تفعلين، لقد قررت من أجل مصلحة زواجنا انسحبت من القضية |
Senin de değindiğin üzere ben, kendim davadan çekildim. | Open Subtitles | كما أشرت انسحبت من القضية، بالكامل |
Sorguya çekildim, arandım, arabamı almak için saatlerce bekletildim. | Open Subtitles | سحبوني للخارج ، بحثوا أمروني بأن أنتظر في سيارتي لعدة ساعات |
Sorguya çekildim, arandım, arabamı almak için saatlerce bekletildim. | Open Subtitles | سحبوني للخارج ، بحثوا أمروني بأن أنتظر في سيارتي لعدة ساعات |
Ben... Farklı bir evren tarafından çekildim çünkü her bir evren tehlike içinde. | Open Subtitles | لقد تم سحبي من كون لآخر لأن جميع الأكوان في خطر |
Ben içeri çekildim. | Open Subtitles | لقد كنت مخطوب , لقد تم سحبي |
Bu topluluğun içine çekildim ve resim çekmeye başladım. | TED | لقد انجذبت لذلك المجتمع وبدأت بإلتقاط الصور هناك. |
Bunların hiçbirini düşünmüyor olmam lazım, çünkü hepinizin bildiği üzere davadan çekildim. | Open Subtitles | لا أستطيع التفكير في هذا لأنك تعلم جيداً أنني تنحّيت |
Davadan çekildim. Washington'a bildirdim bile. | Open Subtitles | لقد انسحبت وسبق وأعلمت المسؤولين في (واشنطن) |
- Sonra da çekildim | Open Subtitles | - لقد تم سحبي |
Takip eden birkaç yıl süresince, iklim değişiminin fiziğini hâlâ araştırırken enerji politikalarının değiştirilmesinin aciliyetini anlatmayı denemeye git gide daha fazla çekildim. | TED | على امتداد السنوات القليلة التالية انجذبت أكثر وأكثر إلى محاولة إبلاغ المطلب الملح لتغيير السياسات الطاقية، وفي نفس الوقت إجراء أبحاث حول فيزياء التغير المناخي. |
İspanya'da Salamanca'ya gittiğim zaman Plaza Mayor'a doğru çekildim, hem de günün her saatinde. | TED | حينما زرت (سالامانكا) في (إسبانيا)، انجذبت إلى ساحة (مايور) العامة طوال اليوم. |
Bu konuda hiçbir fikrim yok çünkü senin de bildiğin üzere davadan çekildim. | Open Subtitles | ليس لدي أدنى فكرة إذ كما تعلم، تنحّيت عن المهمة |