| Bu tarih, ilk foto çekimine mi yoksa onu ilk becerdiğin zamana mı ait? | Open Subtitles | اَكانت هذه اول جلسه تصوير ؟ اول مره تعنفها؟ |
| Çocuklar limuzinle fotoğraf çekimine geldiklerini zannediyorlar, ...ama çok azını biliyorlar. | Open Subtitles | إذا، الشباب يظنون أنهم يركبون هذه الليموزين من أجل جلسة تصوير ولكنهم لا يعلمون إلا القليل |
| Sheila, Kasım sayısında Victoria's Secret çekimine iki çift sayfa ayrılacak. | Open Subtitles | حسنا شيلا هذا تصوير"فيكتوريا سيكرت" يجب ان ننشرها مضاعفة في نوفمبر |
| Aslında, fare sadece bir zeminde harekete başlayıp bunu sürdürmekle kalmıyor bacak hareketlerini de ayarlayabiliyor. Örneğin, bir merdiven tırmanmak için .yer çekimine karşı koyabiliyor. | TED | في الحقيقة, الفأر لم يمكن فقط بإمكانه البدء والاستمرار بالحركة على الأرض, بل كان أيضاُ بإمكانه تعديل حركة ساقيه مثلاً ليقاوم الجاذبية لكي يصعد الدرج |
| Tüm hız trenlerinin tasarımının merkezi yer çekimine dayanır. | TED | أهم جزء في تصميم أي أفعوانة هو الجاذبية. |
| Ancak bu sadece, vücudunuzdaki elektronların yer çekimine karşı, koltuktaki elektronlara doğru bir itiş uygulaması. | TED | لكن ذلك ليس إلا الإلكترونات في جسدك التي تقاوم الإلكترونات في المقعد، وتعارض قوى الجاذبية. |
| Arkadaşımın fotoğraf çekimine gittim. | Open Subtitles | نعم, من لا يكرهها؟ وذهبت بصديقتي لجلسة تصوير |
| Üç haftalık bir fotoğraf çekimine gitmişti. | Open Subtitles | لقد كانت في رحلة تصوير لمدة ثلاثة أسابيع |
| - Miami'ye fotoğraf çekimine gitti. Ona birkaç şey göndermemi istedi. | Open Subtitles | إنها في موقع تصوير في ميامي لقد طلبت أن أرسل لها عدة أشياء |
| Gelecek hafta, benden fotoğraf çekimine katılmamı istedi. | Open Subtitles | إنها تريد مني أن أقوم بجلسة تصوير في العطلة القادمة |
| Bütün geceyi Ivan'ı aramakla geçirdim, sonra da fotoğraf çekimine gittim hâlâ da uyuyamadım. | Open Subtitles | لقد كنت أبحث عن "إيفـان" طوال الليل وبعدها كان لدّي جلسة تصوير ولم أنـمْ بعد إلى الآن |
| Lisanssız bir yapım ile film çekimine suç ortağı oldun. | Open Subtitles | شاركت في تصوير و إنتاج غير مرخص. |
| Düşük testosteron çekimine mi geldiniz? | Open Subtitles | هل تبحث عن مقر تصوير نقص التيسترون |
| Hatta, bu karanlık madde, evrendeki kütle çekimine büyük ölçekte hükmediyor. Buna dair delili de size anlatacağım. | TED | في الحقيقة ، المادة المظلمة تسيطر على تأثير الجاذبية في الكون كله على مقياس أكبر ، وسأخبركم عن أدلة على ذلك. |
| Boğazları ve kan damarları öyle eşsiz adapte olmuş ki yer çekimine karşı kan pompalıyor ve besinleri yutuyorlar. | TED | فحلقهم وأوعيتهم الدموية تتأقلم بشكل لا مثيل له لضخ الدم وبلع الطعام عكس قوة الجاذبية. |
| Bu şey her ne ise yer çekimine benzer davranışlar sergiliyor. | TED | مهما كانت، فهي تتصرف بشكل مشابه إزاء الجاذبية. |
| Her aile sizin için yer çekimine karşı gelemez... ama benimkiler gelir çünkü-- | Open Subtitles | الآن، ليس كل العوائل تتحدى الجاذبية لأجلك لكن عائلتي ستفعل لأن |
| Her aile sizin için yer çekimine karşı gelemez... | Open Subtitles | الآن، ليس كل العوائل تتحدى الجاذبية لأجلك |
| Yer çekimine meydan okuyabilseydin, onun da faydası olabilirdi. | Open Subtitles | بالطبع سيساعد لو تستطيع أن تتحدى الجاذبية |
| Yarın o çocuğu fotoğraf çekimine getirin her şey rayına girer tekrar. | Open Subtitles | فقط ارجعوا ذلك الولد لجلسة التصوير غداً وهل نعود للعمل؟ |
| Yetenekli insanlar birbirlerinin çekimine kapılırlar. | Open Subtitles | الناس منجذبون لأصحاب الموهبة |