"çekinmem" - Translation from Turkish to Arabic

    • أتردد
        
    • بالخجل
        
    • أتردّد
        
    • أترفع عن
        
    • لست خائفة من
        
    Senin de gömdüğün sırların var ve ben onları ifşa etmekten hiç çekinmem. Open Subtitles لديك أشياء قبيحة تخفيها ولن أتردد فى فضحها
    Tatlım, yabancılarla dolu bir odada pantolonunu indirip kıçını şaplaklamaya çekinmem biliyorsun. Open Subtitles عزيزي، لن أتردد بنزع بنطالك وأضرب مؤخرتك بغرفةٍ مليئة بالغرباء، حسناً؟
    Eğer bir boşluk bulmaya çalışırlarsa, mahkemeye gitmekten çekinmem. Open Subtitles لن أتردد لنقلهم الى المحكمة إذا حاولوا إيجاد ثغرة
    çekinmem, tereddüt etmem. Open Subtitles لا داعى لان اشعر بالخجل او التردد
    Uyarımı dikkate almazsa saldırı yapmaktan çekinmem. Open Subtitles إن حاول تحاهل إنذاري، فلن أتردّد بالهجوم عليهم
    Görüşlerin güzel. Doğru şeyler söylediklerinde muhalefete katılmaktan çekinmem. Open Subtitles حققتِ نتائج جيدة حينها, لا أترفع عن موافقة الخصم عندما يكون محقاً
    Eğer gerekirse rezillik çıkarmaktan da çekinmem. Open Subtitles لن أتردد في إحداث فضيحة إن كان هذا ما عليّ أن أفعله
    Ve bildiğin gibi öldürmekten asla çekinmem. Open Subtitles وأنت تعرف أننى لن أتردد فى قتلهم
    Haddini asarsan kilici sana dogru saplamaktan hiç çekinmem. Open Subtitles لقد تعديتي حدودكِ ولن أتردد بتقطيعكِ.
    Çıkamazsanız ve gerçekten isyan korkusu yaşıyorsanız ülkede düzeni sağlamak adına ordunun tüm imkânlarını kullanmaktan çekinmem. Open Subtitles أن لم تستطيعوا و تخافون حقاً من أعمال الشغب انا لن أتردد في أستخدام قوتنا المسلحة بشكل كامل للحفاظ على النظام في هذه البلاد.
    Sizi de öldürmekten çekinmem. Open Subtitles و لن أتردد في قتلك
    Yoksa Bay Barrow'a gitmekten çekinmem. Open Subtitles أو لن أتردد في اعلام "سيد "بارو
    Eğer bu araştırmayı durdurursan, sahip olduğun her şeyi mahvetmekten çekinmem. Open Subtitles {\pos(192,220)} لو أوقفت هذا التحقيق {\pos(192,220)}فلن أتردد في أن أدمر كل شيء لديك
    çekinmem, tereddüt etmem. Open Subtitles لا داعى لان اشعر بالخجل او التردد
    çekinmem, tereddüt etmem. Open Subtitles لاداعى لان اشعر بالخجل او التردد
    çekinmem, tereddüt etmem. Open Subtitles لا داعى لان اشعر بالخجل او التردد
    Ben kendi insanlarımı öldürmekten çekinmem. Open Subtitles أنا لا أتردّد إليه انا إقتل ناسي.
    Altıncısını öldürmekten de çekinmem. Open Subtitles لن أتردّد في جعلهم ستّة.
    Kullanırım bak, çekinmem! Open Subtitles سأستخدمها لن أتردّد!
    Yanlış şeyler yaptığında dostumla ayrı düşünmekten çekinmem. Open Subtitles أنا لا أترفع عن معارضة حليفي عندما يكون مخطئاً
    Çantamda bir kutu sersemletici var ve onunla kafatasını haşat etmekten hiç çekinmem. Open Subtitles لدي هرواة صغيرة في حقيبتي و أنا لست خائفة من تحطيم رأسه بها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more