"çekirdeğinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • لُب
        
    • نواة
        
    Bunun sebebi Dünya'nın çekirdeğinin ısıttığı sıcak kayanın yükselmesi. Open Subtitles يحدث هذا بسبب الصخور الساخنة الصاعدة، التي تكتسب الحرارة من لُب الأرض.
    Ve iğneye rehberlik eden gezegenin kendi çekirdeğinin oluşturduğu manyetik alanı. Open Subtitles ويوجّه الإبرة مجالٌ مغناطيسي تكوّن مع لُب الأرض نفسها.
    Gezegen hala gençken Dünya'nın çekirdeğinin oluştuğunu kanıtlıyor. Open Subtitles دليلٌ أن لُب الأرض قد تكوّن عندما كان الكوكب يافعًا
    Ama şimdi atomların fiziğine ilişkin bir soruyu araştıralım, örneğin bir hidrojen atomunun çekirdeğinin çevresinde bulunan elektronun hareketi nasıldır? TED ولكن لنفترض استكشاف سؤال حول فيزياء الذرة، مثلاً، كيف تبدو حركة الإلكترون حول نواة ذرة الهيدروجين؟
    Yıkıcı patlamalar yaratmak için bu silahlar bir atomun çekirdeğinin ikiye bölündüğü nükleer fisyonun gücünü kullanır. TED لخلق انفجارهم المدمر، هذه الأسلحة تتحكم بقوة الانشطار النووي التي فيها نواة الذرة ينقسم إلى قسمين.
    Ve bildik bir örnek de bir atomun çekirdeğinin bir stadyumun ortasındaki sinek olduğu, sonraki atomun ise bir diğer stadyum olduğu. TED وللتوضيح تشبه نواة الذرة كالذبابة.. في منتصف استاد رياضي والذرة التالية.. في الاستاد الرياضي المجاور.
    Erimiş demir Dünya'nın çekirdeğinin etrafında dönerek güçlü bir manyetik alan üretir. Open Subtitles يدور الحديد المذاب داخل لُب الأرض ويولّد مجالاً مغناطيسيًا قويًا
    Elektron, hidrojen atomunun merkezi çekirdeğinin etrafında dalgalı bir şekilde dans eder ve bir yörüngeden diğerine kuantum sıçramaları yapar. Open Subtitles يرقص الإلكترون في الحلقة المتموجة حول نواة المركز لذرة الهيدروجين و يقوم بقفزات كمية من مدار إلى مدار
    Makine dairesindeler. Şok noktası çekirdeğinin orada. Open Subtitles إنهم في قسم الهندسة بالقرب من نواة الإطلاق
    Fakat lezyon arka rafe çekirdeğinin yanında. Open Subtitles لكن التقرّح قريب من نواة الأنسجة الظّاهريّة
    Helyum çekirdeğinin özgül ağırlığıyla bu asla olmaz. Open Subtitles لن يحدث هذا نظرا لنقطة ارتكاز وزن نواة الهيليوم
    Helyum çekirdeğinin özgül ağırlığıyla bu asla olmaz. Open Subtitles لن يحدث هذا نظرا لنقطة ارتكاز وزن نواة الهيليوم نحن بحاجه للاخلاء
    Nakilden sonra ona söyledim ki, damarlarından akan tüm kan benim kanım olacaktı, benim ilik hücrelerim ile üretilen. Ve o hücrelerin her birinin çekirdeğinin içinde benim DNA'm vardı. TED وأخبرتها أنه بعد الزرع، جميع الدم المتدفق في أوردتها سيكون دمي، المصنوع من خلايا النخاع الخاصة بي، وداخل نواة كل خلية من تلك هو مجموعة كاملة من الحمض النووي الخاص بي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more