Bende kendi kendime soruyordum. Neden cevap vermiyolar diye. Sonra çekmeceni kontrol ettim. | Open Subtitles | سألت نفسي لماذا لم تكتب لي مره اخرى ذهبت لاتحقق من درج مكتبك |
- İç çamaşırı çekmeceni açıp sevdiğin ayakkabıları atıp sandaletten başka bir şeyle doldurma desem ne düşünürdün? | Open Subtitles | لو فتشت درج ملابسـك الداخليـة و لنقـل رميـت كـل المفضلـة عندك و ملأته بالملابس الداخليـة الرقيقة لا غيـر ؟ |
Sevimli çekmeceni açtığına inanamıyorum. | Open Subtitles | أستطيع أن أبوس]؛ ر نعتقد أنها فتحت بك الجيد درج. |
- Kutlarım, çorap çekmeceni geri alıyorsun ! | Open Subtitles | مبروك بإمكانكَ الحصول على درج الجوارب |
çekmeceni kontrol etmeni söyledi. | Open Subtitles | واخبرني انه يجب عليك ان تتفقد درجك |
Annen, aşk çekmeceni mi düzenlemiş? | Open Subtitles | هل نظمت أمك درج الحب الخاص بك؟ |
Yeni elbise çekmeceni kaybettin. | Open Subtitles | أنتِ للتو خسرتي درج ملابسكِ الجديد |
- Yüzbaşı'yı çekmeceni karıştırırken gördüm. | Open Subtitles | رأيتُ النقيب للتو يبحث في درج مكتبك. |
Her saniye izlemezsen vanilya esansını içip takı çekmeceni boşaltacağım için mi? | Open Subtitles | لأنني سأشرب عصير الفانيلا وسأفرغ درج المجوهرات بجيبي -لو لم تراقبيني كل ثانية؟ |
O zaman neden bütün çorap çekmeceni boşalttın? | Open Subtitles | إذا لماذا تفرغ درج الجورب ؟ |
O zaman neden bütün çorap çekmeceni boşalttın? | Open Subtitles | إذا لماذا تفرغ درج الجورب ؟ |
Senin iç çamaşırı çekmeceni kontrol ettim. | Open Subtitles | لقد تفحصت درج ملابسك الداخلية |
- çekmeceni kontrol ettirdim. | Open Subtitles | لقد تفقد أحدهم درج مكتبك. |
- Üst çekmeceni aç hadi. - Hayır, olmaz. | Open Subtitles | افتح درجك العلوي - لا، لا، لا - |
Banyodaki çekmeceni gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت درجك في الحمام. |