"çekmiştim" - Translation from Turkish to Arabic

    • التقطت
        
    • إلتقطت
        
    • إلتقطتُ
        
    • صورت
        
    • إلتقطتها
        
    Konuşmamız sırasında bir fotoğraf çekmiştim ve haklı olduğumu kanıtlayan fotoğrafı ona delil olarak sundum. TED لقد التقطت صورة خلال ذهابنا وعودتنا وقدمت له الدليل أني كنت مُحقة.
    Aslında, fotoğrafı ben çekmiştim bu yüzden ödülümü yetimhaneye bağışladım. Open Subtitles أنا التي التقطت الصورة لذلك تبرعت بجائزتي لملجأ الأيتام
    Evet, ben, Anjali'nin doğum günü partisinde bazı fotoğraflar çekmiştim. Open Subtitles نعم، لقد إلتقطت بعض الصور فى حفلة عيد الميلاد أنجلى
    Anne, ben fotoğrafı çekmiştim! Ben bu fotoğrafı çektiğimde, Raj farkında değildi! Open Subtitles ، أنا إلتقطت الصورة يا أمي هو لم يعلم حتى متى إلتقطت الصورة
    Bu sabah cesedin yanındayken birkaç fotoğraf çekmiştim. Open Subtitles هذا الصباح، عند الجثة، إلتقطتُ بضعة صور.
    Bir globalleşme projesi için göğüslerinin resmini çekmiştim. Open Subtitles انا صورت صدرها من اجل مشروع بخصوص العولمة
    Duş perdesinden bozma cinayet tablomuz. Atıldığımız için fotoğrafını çekmiştim. Ve de... Open Subtitles صورة ذات كثافة عالية للوح تحليل الجريمة إلتقطتها أثناء طردنا
    Resmi gittiği gün çekmiştim. Open Subtitles أقصد , أنني التقطت هذه الصورة له في اليوم الذي رحل فيه
    Geçen perşembe Jamaika romu reklam kampanyası için resimlerini çekmiştim. Open Subtitles التقطت صورها في الأستوديو خاصّتي الخميس الماضي لحملة خمر رمّ جامايكيّة
    En azından hatırlardım eğer cebime ulaşabilirsem. Resmini çekmiştim Open Subtitles على الأقل سأفعل إن استطعت الوصول إلى جيبي، لقد التقطت صورة
    Bunu Bobby'nin Burgerleri'nde gözlerim kapalı şekilde etrafımda dönerken çekmiştim. Open Subtitles أنا التقطت هذه في برجر بوبي على موبايلي بينما كنتُ ادور في حلقات
    Tüm grubun fotoğrafını çekmiştim ama ışık yanlış açıdan gelmiş. Open Subtitles التقطت صورًا للمجموعة كاملة، لكنّي لم أحمّضها بشكل صحيح.
    Top oynarken de birkaç fotoğrafını çekmiştim. Open Subtitles لقد إلتقطت له للتو بضعة صور آخري وهو يلعب الكرة
    Bunları tanıştığımız yaz çekmiştim. Open Subtitles إلتقطت تلك الصور بالصيف الذي التقينـا فيـه
    Kızım geceye gitmeden önce arabanın önünde fotoğrafını çekmiştim. Open Subtitles قبل أن ترحل إلتقطت صورتها بفستان الحفلة أمام السيارة
    Yıkılan Amy'nin fotoğrafını çekmiştim ya, onu #başarısızinek tişörtünü yaptırdım. Open Subtitles لقد إلتقطت صورة وانت تُدمر روح إيمي وصنعت ذلك القميص المكتوب فيه سقطت الشاطرة
    Bir keresinde ailemle çiçekleri hakkında konuşurken fotoğrafını çekmiştim. Open Subtitles إلتقطتُ صورته ذات مرّة حينما كان يتحدّث لوالديّ عن سياج الزهور خاصّته.
    Her yarım saatte bir, fotoğraf istediğinizi biliyorum siz gelmeden hemen önce de bunu çekmiştim. Open Subtitles أعلم أنّكِ تُريدين صورة كلّ نصف ساعة، لذا فإنّي إلتقطتُ هذه قبل قدومكِ.
    - Evet. Prosedür gereği birkaç fotoğrafını çekmiştim. Open Subtitles لقد إلتقطتُ بعض الصور أثناء العملية.
    Tilikum'un sudan çıkıp yan dönerek bana göre Liz'i kapmaya çalıştığı anı videoya çekmiştim. Open Subtitles وأنا صورت "تيلكوم" وهو خارج من الماء.. نوعاً ما يدور من جنب إلى جنب وظهر لي.. أنه يحاول أن يجذب "ليز".
    Kafayı bir bahçıvana takmış... bir yavru ördek sürüsünün resmini çekmiştim. Open Subtitles مرة صورت بطا... ارتبطت بالبستانى.
    Bunu kayboldukları gün çekmiştim. Open Subtitles إلتقطتها يوم إختفائهما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more