"çevrenizdeki" - Translation from Turkish to Arabic

    • حولكم
        
    • حولك
        
    • بيئتك
        
    Eve gidin ve bu soruları sorun ve sonra Çevrenizdeki insanlara yardım edin. TED اذهبوا لبيوتكم واسألوا هذه الأسئلة، ومن ثم، ساعدوا الأشخاص الذين حولكم.
    Uzanın. Hissedin Çevrenizdeki Güç'ü. Open Subtitles تخطوا أنفسكم أشعروا بالقوة من حولكم
    Çevrenizdeki insanlara iyi bakın. Open Subtitles القوا نظرة عن كثب للناس من حولكم
    Çevrenizdeki bu sembolleri fark etmek ve bunu yetkililere bildirmeyi istemez miydiniz? TED ماذا لو قررت أن تنظر إلى العلامات من حولك وتخبر عنها؟
    Artık Çevrenizdeki dünyaya ilişkin bilindik sanatsal referanslar yok. TED لا مزيد من الإشارات الفنية المألوفة للعالم حولك.
    Firardayken Çevrenizdeki en küçük bir değişiklik bile sizi alarma geçirebilir. Open Subtitles عندما تكون فاراً حتى أصغر التفاصيل في بيئتك يمكنها أن تضعك في حالة تأهب قصوى
    Bu etkenler birçok farklı şey olabilir, fakat kabaca; yabancılaşma hissi, yalnızlaşma hissi, öz kimliğinizi sorgulamak, dâhil olduğunuz grubun saldırı altında olduğunu hissetmek ve grubunuz bir milliyete veya bir etnik kökene veya bir dine dayanabilir ve Çevrenizdeki güçlülerin yardım etmek adına hiçbir şey yapmadığı hissi... TED ويمكن أن تكون هذه العوامل أمور عديدة، ولكنها تقريبًا، الشعور بالاغتراب، والشعور بالعزلة، وافتقاد الهوية، وأيضًا الشعور بأن جماعتكم عرضة للهجوم، وجماعتكم قد تكون مبنية على القومية، أو العرق، أو الدين، والشعور بأن السلطات العليا حولكم لا تقدم المساعدة.
    Çevrenizdeki bir gerçeklik. Open Subtitles إنّها الحقيقة المرّة من حولكم
    Çevrenizdeki herkes parazitlenmiş. Open Subtitles تتطفلون علي جميع من حولكم.
    Gördüğünüz şey, kendinizin ürettiği karmaşık, zihinsel bir yapı, fakat onu pasif biçimde, Çevrenizdeki dünyanın bir yansıması olarak tecrübe ediyorsunuz. TED ماتراه تناقض عقلي معقد تخلقه أنت. ولكن تواجهه بشكل سلبي كتمثيل مباشر للعالم من حولك.
    Yalnızlık yalnız olmanın işlevi değil aksine Çevrenizdeki kişilere sosyal olarak ne kadar bağlı olduğunuzun bir göstergesidir. TED الوحدة ليست كونك وحيدًا، وإنما تعبر عن مدى ارتباطك اجتماعيًا بالأفراد من حولك.
    Bunun öncelikle içinde yaşadığınız kültür ve toplumla, Çevrenizdeki insanlarla ilgisi var. TED الأول لا بد أن يكون بسبب الثقافة والمجتمع والناس من حولك.
    Çevrenizdeki herkesi birdenbire sinir bozucu bulmaya başlıyorsanız arkanıza yaslanın ve buna kafa yorun. TED إذا وجدت كل من حولك يثير أعصابك، اجلس وفكر في الأمر.
    Bu şeyler Çevrenizdeki dünyayı anlayış biçiminizi değiştirip, kat'iyetle inandığınız bir konuda bile aslında yanılmış olduğunuzu öğretebilir size. TED و هذا هو الشئ الذي يغير فهمك للعالم من حولك ويعلمك أنك كنت على خطأ كبير عن شئ كنت تعتقد فيه إعتقاداً راسخاً.
    O ilişki akçesidir. İlişki akçesi, Çevrenizdeki insanlara yaptığınız yatırımlarla yaratılır, Çevrenizdeki insanlara yaptığınız yatırımlarla. TED تلك هي دقة العلاقة، ودقة العلاقة هي الدقة التي يتم إنشاؤها بالاستثمار الذي تقوم به في الأشخاص في بيئتك، الاستثمارات التي تقوم بها في الأشخاص في بيئتك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more