Yakında sakız çiğnemeyi bırakmak içinde bir yol bulmam gerekecek. | Open Subtitles | بالطبع, بعدها يجب أن أجد طريقة لأتخلى عن مضغ العلكة |
Aynı anda hem yürüyüp hem sakız çiğnemeyi bile beceremez onlar. | Open Subtitles | لا يستطيعون حتى مضغ العلكة والمشي بنفس الوقت |
çiğnemeyi bırakınca bu toksinlerin yokluğu uykuda olan bir durumu fitilledi. | Open Subtitles | وحين يقلع عن المضغ فإن غياب هذه السموم أدّى إلى هجومٍ كاسحٍ من جهازه المناعي |
Nihâyetinde, gözlerin kırpmayı bırakacak ağzın çiğnemeyi bırakacak, kanın pompalanmayı bırakacak sonra da altına sıçacaksın. | Open Subtitles | أن في النهاية عيناك ستتوقف عن الغمز ،و فمك سيتوقف عن المضغ .. و دمك سيتوقف عن الضّخ .و ثم ستتغوط على نفسك |
Bir memur, bölüm kurallarını çiğnemeyi, alışkanlık haline getirmişse iyi bir polis olarak işini yapması oldukça zorlaşır. | Open Subtitles | عندما يقرر شرطي خرق قوانين المركز وحقوق المشتبة بهم المدنية فإنه يصعّب على كل شرطي القيام بعمله |
Yasayı çiğnemeyi de, sokak yarışı kanunsuzdur. | Open Subtitles | متضمناً كيفية خرق القانون سباق الشارع غير قانوني |
Birkaç kuralı çiğnemeyi göze alırsanız mümkün. | Open Subtitles | إلا إن كنتِ مستعدة لخرق بعض القوانين. لماذا عدنا لقضيتك مجددا؟ |
çiğnemeyi sevdiğini görüyorum. | Open Subtitles | أرى أنك تحب أن تمضغ ... ربما يجب أن تمضغ |
Dişlerim olduğu sürece yediğimi çiğnemeyi tercih ederim. | Open Subtitles | . طالما أن أسناني موجودة، فأفضّل أن أمضغ طعامي |
Bu Tükütukulardan birini çiğnemeyi denersen ağzındaki bütün dişleri kırarsın. | Open Subtitles | أذا حاولت مضغ أحد تلك السدادات ستكسرين كل أسنانك |
Bana tütün çiğnemeyi ve haç yakmayı öğreteceğine söz vermişti. | Open Subtitles | وعدت بتعليمي كيفية مضغ التبغ وحرق الأصلبة |
Umumi tuvaletin oturağını mı yalamayı yoksa New York metrosunun zeminine yapışmış sakızı mı çiğnemeyi yeğlersin? | Open Subtitles | هل تفضلون لعق المراحيض في الأماكن العامه أو مضغ علكة ملتصقة في قطار الأنفاق؟ |
Salondaki kadınlarla yüzleşmektense folyo çiğnemeyi tercih ederim. | Open Subtitles | افضل مضغ التقصدير على مواجهة الناساء بالصالون |
Bu orospu çocuğuyla aynı odaya oturmak yerine zımparalanmış şekilde cam çiğnemeyi yeğlersin. | Open Subtitles | يمكنكم التخيل انه مضغ الزجاج و ضربه كورق الصنفرة ثم جلس بنفس الغرفة كابن الزانية |
Saçları çiğnemeyi sevdiğinden kel kalmak istemeyenler dikkatli olsunlar! | Open Subtitles | ،هي تُحبُّ مضغ شعركم لذا انتبهوا إن كُنتُم لا تُريدون أن تُصبحوا صُلعًا |
çiğnemeyi bıraksan bu kucaklaşma çok daha anlamlı olabilirdi. | Open Subtitles | هذا عناق يعني أكثر إذا قمت بإيقاف المضغ. |
Hayır, çiğnemeyi değil. | Open Subtitles | لا ، لا ، ليس المضغ ، بل الفرقعة |
Yüksek sesle sakız çiğnemeyi umursamayan bir eşcinselle mi? | Open Subtitles | مثلي لا يمانع المضغ بصوت عالي؟ |
Şehrimizde kanunları çiğnemeyi düşünen herkese bir uyarı yapmaya yönelikti. | Open Subtitles | بل يهدف إلى تحذير أي شخص يعتزم خرق القانون في مدينتنا |
Bu davada kanunu çiğnemeyi ne kadar çok düşünürsen hapse girmen de o kadar kesin olur. | Open Subtitles | وإن فكّرتَ مجرّد التّفكير في خرق القانون في هذه القضيّة، فسأضمن لك أن تدخل السّجن على ذلك |
Eğer Continental'in kurallarını çiğnemeyi kabul ederlerse fiyatı iki katına çıkarın. | Open Subtitles | لو كانوا قادرين على خرق قواعد الجماعة، فضاعف الجائزة ... |
Bu durum beni Helix'le çalışmaya itti ve intikam için her kuralı çiğnemeyi göze almıştım ve yani demek istediğim şey şu sanırım neler yaşadığınla ilgili çok ufak da olsa bir tecrübem oldu, çok ufak. | Open Subtitles | وهذا قادني للعمل مع (هيلكس)، كنت مستعدة لخرق أي قواعد أو فعل أي شيء لتحقيق الثأر، ما أحاول قوله هو أظنني تجرعت أضئل مذاق مما تكابده. |
çiğnemeyi unutma | Open Subtitles | لا تنسى أن تمضغ |
Evet, çiğnemeyi severim. | Open Subtitles | -نعم، أنا أحب أن أمضغ ! -شكرا يا رفاق ! |