Yemeğinizi çiğnerken yemeğinizin kokusunu taşıyan hava burun yolunuzdan yukarıya doğru itilir. | TED | عندما تمضغ طعامك يُدفع الهواء إلى الممر الأنفي الخاص بك، حاملاً معه رائحة طعامك. |
çiğnerken; ağzının sadece tek tarafın kullanma. | Open Subtitles | عندما تمضغ احرص على ألا تفعل من جهة واحدة |
Yan odada eşi sakinleştiricileri şeker gibi çiğnerken adamın namını mahvetmek için. | Open Subtitles | لتدمير سمعة رجل ميت بينما تجلس زوجتة في الغرفة الآخرى وهي تمضغ العلكة؟ |
çiğnerken ve içerken kontrolünüzün azaldığını fark edebilirsiniz. | Open Subtitles | فقد تجدين صعوبة في السيطرة خلال المضغ والشرب |
Bir şey çiğnerken ağzını kapatmayı alışkanlık edinsen iyi olur. | Open Subtitles | عليك أن تتعود على عادة المضغ و فمك مغلق |
Son zamanlarda yaptığım her şey, onu kızdırıyor, küçük şeyler bile, mesela bir şey çiğnerken çıkardığım ses. | TED | مؤخرا، كل شيء أفعله يزعجها، حتى الأشياء الصغيرة، مثل الصوت الذي أحدثه عندما أمضغ. |
Yetişkin olarak, anlayabiliyorum çünkü sakız çiğnerken, hiçbir şeyden etkilenebilecek gibi gözükmüyorsunuz. | Open Subtitles | كبالغ , يمكنني الفهم ... ... لأنك عندما تمضغ العلكه , لا تبدو مهتما بأي شيء |
seni bir şey, çiğnerken izlemeyeceğim bir gece daha demek! | Open Subtitles | ليلـة أخرى لايجـب عليّ،أن أشـاهدك تمضغ |
Resimlerin yarısında onu sakız çiğnerken gördüm. | Open Subtitles | " مثل " هانسل وغراتل نصف صورها وهي تمضغ اللبان |
Kadın, yemek çiğnerken bile gülümsüyor. | Open Subtitles | تلك المرأة تبتسم حتى عندما تمضغ الطعام |
Tabii goriller bir şey çiğnerken daha az ses çıkartır. | Open Subtitles | ماعدا الغوريلا لاتخرج صوتا وهي تمضغ |
Hayatın kıkırdağını çiğnerken | Open Subtitles | بينما تمضغ مشاكل الحياه |
çiğnerken ağzını kapat. | Open Subtitles | أغلق فمك قبل أن تمضغ الطعام |
çiğnerken dişlerini gıcırdatıyorsun! | Open Subtitles | وكيف تطقطق اسنانك عندما تمضغ |
çiğnerken acıyor! | Open Subtitles | أن المضغ يؤلم حقاً |
Bazen bir şey çiğnerken çenemde neden bir çıtırtı olduğunu doktora sordum. | Open Subtitles | سألت الطبيب عن النقر في حنكي حين أمضغ |