"çift ayakkabı" - Translation from Turkish to Arabic

• حذاء
• زوج أحذية
• احذية
• زوجي أحذية
• أحذيةِ
• ازواج من الأحذية
• الأحذية التي

İyi bir çift ayakkabı almam lazım yoksa yine sahadan çıkartılacağım.
أريدك ان تجلب لي حذاء أفضل وإلا سيخرجوني من الملعب ثانية

Bir sensörünüz varsa koşu performansını ya da diz tesirini bir çift ayakkabı olma özelliğini koruyarak ölçebilir.
إن كان بها مستشعر، فعليه أن يقيس أداءك في الركض أو تأثير الركب، بينما يبقى أفضل حذاء للركض.

Ve bir çift ayakkabı. Ben babayken kimse zatürree olmayacak.
و فردتي حذاء لن يُصاب أحدكم بالإستسقاء الرئوي و أنا والدكم‪.

Bir çift ayakkabı alır, sonra da eski nişanlını becerirsin.
تقتني زوج أحذية ويتركونك تنكح خطيبتك السابقة

Açıkçası bu aralar bir çift ayakkabı yapıyorum.
.أنا أقوم بصناعة زوج أحذية بالفعل في الوقت الراهن

Ve yeni bir çift ayakkabı ile kendimizi daha iyi hissedeceğiz.
وستشعرون بشعور افضل بكثير عندما ترتدون احذية جديدة

yukarı çıkmanı, alevleri aşmanı, ve bu kadına bir çift ayakkabı getirmeni istiyorum.''
وان تصعد الى الطابق العلوي .. مخترقاً النيران وان تحذر لهذه المرأة زوجي أحذية

Bana bir çift ayakkabı tasarımcısı bulmak için İtalya'ya gidersin umarım.
اتوقع بان تذهب الى ايطاليا لشراء حذاء جديد

Bir çift ayakkabı daha olursa, ayakkabı dükkanı açacaksın.
أكثر من فردتي حذاء عليك أن تفتحي محل أحذية.

Bir çift ayakkabı ve her ihtimale karşı kızgın gözlerini de koyuyorum.
انا اجهز لك حذاء اضافى وعيناك الغاضبتين فى حال إحتجت إليها

Bir tüfek, bir tabanca, ölü kamyon şoföründen alınmış bir çift ayakkabı.
بندقية ، مسدس . ربما حذاء مأخوذ من سائق شاحنة ميت

Bir çift ayakkabı istiyorum ve tatlı olanından bir sarılma.
ولن يرحل بدون رشوة أريد حذاء ومعانقة لـ 35 ثانية من الشخص الجميل

Yeni bir cep telefonu ya da belki süslü bir çift ayakkabı veya hiç gerekmeyen pahalı bir araba alabileceksin de ne olacak?
إذاً، ماذا، ستشترين هاتف جديد أو زوج من حذاء فخم؟ أو سيارة غالية في الحقيقة انتِ لا تحتاجينها؟

Çünkü benim için, güzel bir çift ayakkabı alınacak kadar bile değeri yoktu. Ya da gidip alacak zamanım yoktu.
لأنّه لم يستحقّ حذاء جميلاً برأيي ولا الوقت الذي سأستغرقه لشرائه

Onu son gördüğümde mülakat için bir çift ayakkabı ödünç almak istemişti.
اصغ، بأخر مرة رأيتها كانت تطلب مني استعارة حذاء أرضيّ لمقابلة

Her Arnavut'u, bir çift ayakkabı sahibi yapmalıyız.
يتوجب علينا إعطاء كل ألباني حذاء

Şimdi bir çift ayakkabı ve 300 kemer oldunuz orospu çocukları.
الآن أنت زوج أحذية و 300 حزام أيهـا الوغـد اللئيـم

En iyi üçüncü koşucu, bir çift ayakkabı kazanıyor.
الفائز الثالث يحصل على زوج أحذية رياضية

Arkadan bir çift ayakkabı getirip denetecektim.
ذهبت للخلف لأجلب زوج أحذية لكي تجربه

Bana onun üç çift ayakkabı aldığını mı söylüyorsun?
انت تخبرنى بأنه اخذ ثلاثة احذية

Yani, umduğum şey değildi, ama gittim, merdivenlerden çıktım, koridorun sonuna gittim, alevleri büyük ölçüde söndürmüş ''asıl'' itfaiyecileri geçtim, ve bir çift ayakkabı almak için yatak odasına ulaştım.
لم يكن هذا ما أرجوه حقاً ولكني انطلقت صعدت السلالم .. وتجاوزت رجال الاطفاء الحقيقين الذين كانوا على وشك اخماد النيران حقاً في تلك الآونة ودخلت الى غرفة النوم الرئيسية .. واحضرت لها زوجي أحذية

Elimizde üç çift ayakkabı, bir konyak şişesi ve güller var.
نحن عِنْدَنا ثلاثة أحذيةِ a قنينة كونياكِ، وبَعْض الوردِ.

İki buçuk haftalık kiramı ödeyebilir ya da üç çift ayakkabı ya da iki pantolon ya da Mencken'e hikaye göndermek için 1,000 posta pulu alabilir.
سوف تدفع الأجار عن أسبوعين ونصف أو تشتري لي 3 ازواج من الأحذية أو زوجين من السراويل أو ألف طابع بريدي لأرسل القصص إلى مينكن

Burada White Hart'tan aldığımız bir çift ayakkabı var.
"و لدي هنا زوج من الأحذية التي أخذتها من "وايت هارت