"çift olarak" - Translation from Turkish to Arabic

    • كثنائي
        
    • كزوجين
        
    • كزوج
        
    • كزوجان
        
    • كأزواج
        
    • في أزواج
        
    • كثنائى
        
    • أزواجاً
        
    • ك زوجين
        
    • الموعد المزدوج
        
    Yemeğe gidip çift olarak ilk günümüzü kutlayalım. Open Subtitles إذاً لنذهب ونأكل ونحتفل باليوم الاول لنا كثنائي
    Sizi çift olarak yeni tanıdım ama bana büyükannemi ve büyükbabamı hatırlatıyorsunuz. 65 sene evli kaldılar. Open Subtitles أيها الشابان ، تعرفت إليكما مؤخراً كثنائي ، لكنكما تذكرانني بجدي استمر زواجهما 65 سنة
    Slablarla ilgili bildiğim şey, daima çift olarak yolculuk yaparlar. Open Subtitles هذه هي مشكلة الألواح دائماً يتنقلون كثنائي
    Onları bir çift olarak tanımak gerçek aşka tanıklık etmektir. Open Subtitles لمعرفة لهم كزوجين هو معرفة أنك حقا في وجود الحب.
    Kim olduğunu bildiğimi sanıyordum, çift olarak kim olduğumuzu ve kim olduğumu. TED كنت أعتقد أنني عرفت من أنت ، من نحن كزوجين ، من كُنتُ
    Hani ajanlar çift olarak gizli göreve gidince yaptığı konuşma? Open Subtitles أنت تعلم، الخطاب الذي تلقيه عندما يذهب العملاء متخفين كزوج.
    - Mezuniyet Balosu'na evli bir çift olarak gitmenin iyi yanı nedir, biliyor musun? Open Subtitles انعرفين ما الجيد في الزواج اننا سنذهب كثنائي الى حفلة التخرج؟ ؟ ؟
    Son 4 seansta Jamie'nin ebeveynleri, yani bir çift olarak sen ve Nathan hakkında konuştuk. Open Subtitles لقد قضينا الأربع الجلسات الماضية نتحدث عنك وعن نيثن كثنائي وكوالدين لجيمي، لنتحدث الآن عنكِ شخصياً
    Bizi yeniden çift olarak tanımlaman çok hoş. Open Subtitles فقط من الجميل أن اسمع إنكم عدتم معاً كثنائي مرة أخرى
    Eğer çift olarak başvuru yaparsanız daha hızlı oturma izni alırsınız. Open Subtitles ..نعم . اذا وثقتم اوراقكم كثنائي شاذ عندها ستحصلاني على الاقامه بشكل اسرع ..
    Bir çift olarak çalışacaksak, gerçeği bilmesi lazım. Open Subtitles ان كنا سوف نذهب للعمل كثنائي هو عليه ان يعرف الحقيقة
    Böyle şeyleri daha sık yapmalıyız, çift olarak falan. Open Subtitles علينا أن نفعل أموراً أكثر كهذه، تعلم، كثنائي
    Ve her zaman en iyi dinleyici olmadığımı ve egomun, bir çift olarak sürdürdüğümüz bu yola karıştığını gördüm. TED ولقد فطنت إلى أنّني لست بمستمع جيد دائماً، وأن الأنا عندي تقف في طريق تقدمنا كزوجين.
    Sadece, bir çift olarak nelerde iyi, nelerde kötü olduğumuzu biliyoruz sanıyordum. Open Subtitles ظننت فقط أننى أعرف صفاتنا كزوجين نقاط قوتنا, نقاط ضعفنا
    Ama çift olarak birlikte geçirdiğimiz zaman bunun üstesinden geldi. Open Subtitles ولكن السنوات التي قضيناها معا كزوجين تغلبت على ذلك
    bu yüzden en azından çiftleşme mevsiminde kuşların pek çoğu çift olarak birlikte kalır. Open Subtitles لذا أكثر الطيور تبقى معاً بعد التزاوج كزوجين على الأقل أثناء موسم التربية.
    Ama böyle olsa bile, çift olarak yaşamak arada sırada biraz çapkınlık yapmaya engel değil. Open Subtitles لكن رغم ذلك، العيش كزوجين لا يمنع خيانة بسيطة بين الفينة والفينة.
    Yani, bu adaya gidip beraber bir çift olarak eğlenmek istemez misiniz? Open Subtitles ألا ترغبان حقاً في الذذهاب لتلك الجزيرة و الاستمتاع. معاً، كزوج و زوجة؟
    Şimdi kutsal annemize bu sorunu bir çift olarak atlatabilmeniz için yol gösterip bağışlaması için dua etmeni istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تصلي للأم المقدسة و تطلبي منها الهداية و السماح حتى تتمكنا كزوجان من الأستمرار
    Size, hem bireysel olarak hem de çift olarak meydan okuyacağınız kişiye özel bir program hazırladım. Open Subtitles لقد صممت برنامج خاص. مصمم لتحديكم جميعاً. كأزواج و كأفراد.
    çift olarak avlanırlar. Ama çocuğun doğumu ile üçlü olarak... Open Subtitles يصطادون في أزواج ، لكن عملية الولادة أقرب إلى ...
    Bir çift olarak verdiğimiz ilk Şükran Günü yemeğimize katıldığınız için hepinize teşekkürler. Open Subtitles ..أريد شكركم جميعا لانضمامكم الينا .فى أول "عيد شكر" لنا ونحن معا كثنائى
    çift olarak üretilirler... Open Subtitles إنها تأتي أزواجاً
    İki çift olarak dışarı çıkacağımızdan bahsedince nasıl çıldırdığını gördünüz mü? Open Subtitles وقد رأيتٍ مدى غرابته عندما كنت تتحدثين عن الموعد المزدوج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more