"çinliyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصيني
        
    • الصينيين
        
    • صيني
        
    • تشاينا
        
    Çinliyi ve çocuğu öldür. Open Subtitles تأكّد من أن تتخلّص من الرجل الصيني والطفل.
    Çinliyi getirmek için 25 bin dolar mı topladın? Open Subtitles إذن، لقد رفعت 25 الف فقط لجلب هذا الرجل الصيني
    Çinliyi getirmek için 25 bin dolar mı topladın? Open Subtitles إذن، لقد رفعت 25 الف فقط لجلب هذا الرجل الصيني
    O hâlde niye iki Çinliyi gözetleme görevini görev sona erdikten sonra öğreniyorum? Open Subtitles اذن لماذا لم اعلم بشأن مهمة المراقبة ضد الشخصين الصينيين الا بعد حدوثها ؟
    Çinliyi mutlu tutmamda ısrar etti. Open Subtitles هو من أراد أن يسعد الصينيين.
    Şimdi vahşi batıda değilsiniz. - Bir Çinliyi Kızılderili gibi vuramazsınız. Open Subtitles لا يمكنك اطلاق النار على صيني مثل الهنود الحمر
    Çinliyi de, o da önemli görünüyor. Open Subtitles و(تشاينا مان)؛ يظن أنه مهم و(كلاوديو)؛ أين (دجاينت)؟
    O Çinliyi planlarımın içine sıçması için sen mi serbest bıraktın yoksa? Open Subtitles هل أنت من أطلق سراح ذاك الصيني ليفسد مخططاتي؟
    Üstünü değiştirdi ve Clippers maçı devam ederken Çinliyi almak üzere havaalanına gitti. Open Subtitles رافا الأب يبدل ملابسه ليذهب إلى المطار لاستقبال الصيني في الوقت الذي يستعيد فريق كليبرز النتيجة.
    Bizim bilinçsiz Çinliyi acile götürdüm. Open Subtitles وسقت حتى وصلت للعناية المركزية انا وهذا الصيني الفاقد للوعي
    Dan, o pis Çinliyi büroma getir. Onu Bay Hearst'a göstermek istiyorum. Open Subtitles (دان)، أحضر إلى مكتبي ذاك المهاجر الصيني أريد أن أريه للسيد (هيرست)
    Peki diğer Çinliyi nasıl ikna edeceğiz? Open Subtitles وكيف يمكننا عدل الصيني الآخر عن أمره؟
    - Çinliyi vurduktan sonra attım. Open Subtitles ألقيته في عشب الحراثة بعد مقتل الصيني
    Şu Çinliyi uyandıralım yine. Open Subtitles دعنا نقيض الرجل الصيني ثانية
    Sen de Çinliyi vur, yeşil biberleri al,.. Open Subtitles إذن اقتل الصيني ,وأحضر الفلفل الأخضر!
    Çinliyi gözünden ayırma. Open Subtitles إبقي عينك على الصيني
    Bu arada da, şu baş belası Wu, kendini, elinde kamçı... bir yolcu gemisinden çıkaracağı ve Hearst'ın madeninde... çalışırken kullanacakları dinamit yüzünden paramparça olacak... binlerce Çinliyi, San Francisco'lu... piç kurusunun sattığının yarı fiyatına Hearst'a satarken çizer. Open Subtitles وفي ذلك الوقت سيقوم (وو) المزعج بالتخطيط راسماً صوراً لنفسه يجلد فيها الناس يقود فيها قارب توصيل بعض الصينيين لكي يموتوا بتفجيرات الديناميت وهم يعملون في مناجم (هيرست) الخاصة
    Hayatımdaki ilk Çinliyi küçük bir çadır sirkinde görmüştüm. Open Subtitles أوّل مرَّة أرى فيها صيني كان في خيمة مجاورةً ليّ
    Yada bir Çinliyi. Open Subtitles أو شخص صيني
    Çinliyi de, o da önemli görünüyor. Open Subtitles و(تشاينا مان)؛ يظن أنه مهم و(كلاوديو)؛

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more