"çocukluğuna" - Translation from Turkish to Arabic

• طفولتك
• طفولته
• طفولة
• طفولتها

Hatırlamaya çalış, Çocukluğuna geri dön.
حـاول التذكّر دع عقلك يعود بك إلى فترة طفولتك

Senin reddedilmeye doğal bir yatkınlığın olduğunu bu yüzden dengim olmamayı seçtiğini söyleyerek seni Çocukluğuna döndürüyor.
ماتقوله بأن لديك نزعة لأن تكوني مرفوضة كي لا تكوني متساوية معي بأنك تتصرفين كرد فعل على طفولتك

Seni duygusal acından uzaklaştırıp Çocukluğuna geri götürmeliyiz.
يجب أن نصرف إنتباهك عن ألمك العاطفي. وترتد إلى حقيقة طفولتك

Her biri yılda yüz kadınla yatan bir adamı al, Çocukluğuna in.
إن تحدثنا مثلاً عن رجل يضاجع مئة مرأة في العام، و بحثنا في طفولته

Gregory'nin Çocukluğuna bakarsak, bu temizliğe neden ihtiyaç duyduğunu bulabiliriz.
ان نظرنا الى طفولة غريغوري فقد نجد ما يحتاج لأن يطهره

Onun Çocukluğuna inmek istiyorum ama gerçek şu ki çok kötü bir insan.
أريـد أن أقول أن ذلك بسبب طفولتها القـاسية لكـن الحقيقة أنهـا شخص فظيع وحسب

Belki de seni bu kadar takıntı yapmasının, Çocukluğuna dair tüm o anıları saklamasının sebebi budur.
ربّما لهذا كانت مهووسة بك لهذا احتفظت بكلّ تلك الآثار مِنْ طفولتك

Çocukluğuna da inmezsek, hikayenin mesajı şu yani.
قبل أن أتركك تعود إلى طفولتك فإن العبرة من القصة

Temeli Çocukluğuna dayanan bir suçluluk.
نزوة الذنب تعود إلى فترة طفولتك

Senin Çocukluğuna ait fotoğraflar görmek çok güzel.
من اللّطيف رؤية صور من طفولتك.

Çocukluğuna dair neden hiçbir şey hatırladığını merak etmişsindir.
إذن تتعجبين لعدم تذكرك اي شئ عن طفولتك

Sadece... Çocukluğuna elveda sanırım. Belki de.
أودع طفولتك كما أخمن, ربما

Çocukluğuna gitmemiz gerekiyor.
سوف نعود إلى طفولتك

Eğer Çocukluğuna bakarsak muhtemelen bu üçüylede karşılaşırız.
لو نظرنا إلي طفولته فربّما نجد الثلاثة سلوكيات رطوبة فراشه ..

Ya çok yalnız, Çocukluğuna geri dönmek istiyor, ki ilk çocukluğu hiç de iyi geçmemişti.
أما هو وحيد جداً ويحاول إسترجاع وإكمال طفولته والتي هي ليست جيّدة بالبدء

Çocukluğuna, incitilmeden önceki zamana geri götürecek bir yer olsun istedim.
شيء يعيده إلى طفولته قبل أن يتعرّض للأذى

Hayatına bir göz atalım. Çocukluğuna.
لنأخذ فقط لمحة إلى حياته؛ طفولته

Şimdi onu Çocukluğuna geri döndürmeliyiz.
ويجب علينا الان أعادته الى طفولته.

Takımım sıradışı bir araştırma yaptı. Weed'i Çocukluğuna varana kadar araştırdılar
زملائي في الفريق فحصوا كل المعلومات عن"ويـد"الى طفولته

Fevkalade! Anlaşılan Çocukluğuna dönen bir tek ben değilim.
سبحان الله ، ولقد عشت طفولة الآخرين أيضاً

Çocukluğuna dair bir acısı var altını ıslatma ya da ona benzer utanç verici bir şey.
إنّه يؤوي ألم طفولة مُرتبط بتبليل الفراش أو بعض الذل المُماثل.

Hatta Çocukluğuna uzanıyor.
الأمر يعود لحد طفولتها المبكرة