"çok fazla kahve" - Translation from Turkish to Arabic

    • الكثير من القهوة
        
    • الكثير من القهوه
        
    Tanrım, galiba Çok fazla kahve içtim. Open Subtitles يا فتى ، أعتقد أني شربتُ الكثير من القهوة
    Çok fazla kahve içtiğimden bana komik gelmişti. Open Subtitles ظننت أني تناولت الكثير من القهوة لأني عدت في حالة غريبة
    Olağandışı bir şey yok gibi sadece Çok fazla kahve içiyormuş. Open Subtitles لا شيء غير طبيعي, لكنهُ تناول الكثير من القهوة
    Çok fazla kahve içtim ama bişeyler yiyebiliriz. Open Subtitles شربت الكثير من القهوة ، لكن دعنا نحصل على الطعام
    Afedersiniz. Üzgünüm. Dışarıda beklerken Çok fazla kahve içmiş olmalıyım. Open Subtitles معذرة أنا آسف لا بد إنني تناولت الكثير من القهوه في الخارج
    Çok fazla kahve içmişim, tuvalete koşturmalıyım. Open Subtitles إحتسيت الكثير من القهوة باكراً
    Ben Çok fazla kahve içerim. TED أنا أشرب الكثير من القهوة.
    Çok fazla kahve içiyorum. Open Subtitles أشرب الكثير من القهوة
    Çok. Çok fazla kahve. Open Subtitles الكثير , الكثير من القهوة
    Affedersin, Çok fazla kahve içtim. Open Subtitles {\pos(190,220)} -آسف.. تناولت الكثير من القهوة
    Belki de bu Tanrı'nın, sakinleş Çok fazla kahve içtin demeseydi. Open Subtitles ربما هذه عبرة من الله ليقول لنا، "يا (سياتل)، الكثير من القهوة"
    - Kahve. Çok fazla kahve. Open Subtitles -القهوة، الكثير من القهوة
    Üç parçadan oluşan takım elbiseler giyer; çok çok küçük mühim bir bıyığı vardır; ve kendisi otoriter ve narsistik ve sonuç odaklı ve olağanüstü bir egoya sahiptir; ve günde 16 saat çalışır; ve alternatif akım hakkında güçlü hisleri vardır; ve ona göre güneşten esmerleşmek bir zayıflıktır; ve Çok fazla kahve içer; ve işini en iyi şekilde Zürih'te annesinin mutfağında saatlerce tamamen sessislikte bir hesap cetveliyle yapar. TED لقد كان يرتدي حلة من ثلاثة قطع وكان لديه شارب صغير جداً عزيز عليه وقد كان متسلطاً ونرجسياً و مندفعاً وكان لديه غرور متقدٌ كبير جداً وكان يعمل 16 ساعة في اليوم وكان لديه شعور قوي بوجوب السير عكس التيار السائد وكان يشعر ان سمرته عبارة عن دليل عن ضعفه الاخلاقي وكان يشرب الكثير من القهوة وكان الأفضل في عمله وكان يقبع في مطبخ والدته في زيورخ لساعات دون أن ينبس بأي همسة ودون أن يعبث بشيء سوى بمسطرته
    Sanki Çok fazla kahve içmiş gibi duruyor. Open Subtitles يبدو انها احتست الكثير من القهوه
    Çok fazla kahve. Open Subtitles الكثير من القهوه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more