"çok geç değildir" - Translation from Turkish to Arabic

• لم يفت الأوان
• الوقت لم يفت
• الأوان لا يفوت
• الأوان لم يفت بعد
• يفوت الأوان
• لا يفت الأوان
• لم يتأخر الوقت
• لا يتأخر الوقت
• أنه لم يفت الآوان
• الوقت غير متأخر

Hiçbir şey için asla çok geç değildir ya da benim durumumda, istediğin kişi olmak için çok erken değil.
وإذا كان ذلك مهمّا لم يفت الأوان بعد أو في حالتي, ليس مبكّر جداً لكي تكون من تريد أن تكون

Asla çok geç değildir. Hepimiz olabiliriz. Özellikle de çok az sayıda kaldığımız için.
لم يفت الأوان قط , يمكن أن يكون أيَّا أحد وخاصة بما أنه يوجد القليل جداً منَّا متبقي

Büyük ihtimalle hâlâ beni arzulamak için çok geç değildir.
لعل الوقت لم يفت على كبح جماح رغبتك معي.

Asla çok geç değildir.
الأوان لا يفوت أبداً

Umarım çok geç değildir. Gerçekten ölü görünüyor.
أتمنى أن الأوان لم يفت بعد إنه يبدو بالفعل ميت!

Umarım çok geç değildir ama öyleyse bile..
آمل أنه لم يفوت الأوان بعد، ولكنإن فاتنيفعلاً...

Artık çok geç. Asla çok geç değildir! Bir zamanlar, bilge birinin dediği gibi.
لا يفت الأوان أبداً وكماقالشخصحكيممنقبل...

Asla çok geç değildir, efendim. Her zaman yeni bir başlangıç yapabilirsiniz.
لم يتأخر الوقت بعد يا سيدى يمكنك التفكير فى أمور جديدة

Takdim için asla çok geç değildir.
لا يتأخر الوقت ابداً حينما يتعلق بحفلة

Belki de çok geç değildir.
حسناً من الممكن أنه لم يفت الآوان

Eminim ki belgesel konusunu değiştirmek için çok geç değildir.
أنا متأكد أن الوقت غير متأخر لتغيير موضوع الوثائقي

İnsanları soymayı bırakmak öldürmeyi bırakmak ve yardım etmeye başlamak için çok geç değildir.
لم يفت الأوان لوقف سرقة الناس، لوقف قتل الناس. بدء مساعدة الناس.

Ancak bunu düzeltmenin bir yolunu bulmak çok geç değildir.
ولكن لم يفت الأوان للعثور على طريقة لتصحيح هذا

Belki de ailemi yeniden bir araya getirmek için çok geç değildir.
ربما لم يفت الأوان كي أجمع عائلتي

Belki ikimiz için çok geç değildir.
ربما لم يفت الأوان على علاقتنا.

Belki de çok geç değildir.
ربما لم يفت الأوان بعد

Bağışlanmak için çok geç değildir umarım.
آمل أن الوقت لم يفت على سداد الدين.

Ama asla çok geç değildir.
ولكن الوقت لم يفت

Hayır asla çok geç değildir, Peyton.
(لا ، إن الأوان لا يفوت أبداً يا (بيتون

Umarım artık çok geç değildir.
وأتمنى أنه الأوان لم يفت بعد

Başlamak için asla çok geç değildir.
لم يفوت الأوان للبدء

Asla çok geç değildir.
لا يفوت الأوان أبدًا

Asla çok geç değildir.
لا يفت الأوان أبداً

- Belki çok geç değildir. O genç.
ربما لم يتأخر الوقت , إنها صغيرة

Hiçbir zaman çok geç değildir.
لا يتأخر الوقت أبداً

Umarım çok geç değildir.
أتمنى أنه لم يفت الآوان

- Belki de durdurmak için çok geç değildir.
- ربما الوقت غير متأخر لأيقاف هذا .