"çok trajik" - Translation from Turkish to Arabic

• مأساوية
• إنها مأساة
• مأساوي جدا
• هذا مأساوي
• يالها من مأساة
• مأساوي للغاية
• أمر مأساوي
• الأمر مأساوي

Sonuçta çok trajik bir hikâye ama beklediğimiz kadar küçük bir yer değildi.
حيث أنّها كانت بمثابة قصة مأساوية لكنها لم تكن بالصغر الذي كنا نتوقعه

Benim yaşıma gelip, benim kadar çok trajik hata yaparsan o zaman farklı şeyler söyleyeceksin.
لو كنت بسني وإرتكبت أخطاء مأساوية مثلي سيختلف اللحن عندما تغنيه

Ama Poirot'ya, çocukluğunuza ilişkin çok trajik bir hikâye anlattınız.
لقد اخبرت بوارو عن قصة طفولتك الأكثر مأساوية

çok trajik bir durum.
إنها مأساة لو كان ذلك صحيحا

Hiçbir şey çok büyük, çok küçük, çok trajik değildir...
لا شئ كبير جدا , أو صغير جدا , أو مأساوي جدا

Ne? çok trajik. Ne?
هذا مأساوي فعلاً ما المأساوي؟

çok trajik.
يالها من مأساة .

Bu çok trajik ama bu çocuklar hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
ذلك مأساوي للغاية لكنني لا أعرف شيئا عن أولئك الفتيان

Olanlar çok trajik, ailemiz abimin durumuna cevap bulmaya kendini adamıştır.
إنّه أمر مأساوي جدًا، وعائلتنا مكرسة لإيجاد أجوبة لحالة أخّي

Bu yüzden çok trajik.
لذلك يعد الأمر مأساوي

Bay Treves yemekten sonra, yıllar önce yaşanan çok trajik bir öykü anlatmıştı.
وبعد العشاء, اخبرنا السيد تريفيز عن قصة مأساوية حدثت منذ عدة اعوام.

Dünyanızla iletişime geçmenin bir yolunu bulmaya çalışırken bir çok trajik engelle karşılaştık.
عانينا انتكاسات مأساوية كثيرة في محاولة للعثور والتواصل مع عالمكم

Bazen kahramanların sonu çok trajik olur.
بعض الأحيان ينتهي الأبطال بنهاية مأساوية ...

Süleyman, 16. yüzyılın bilge kralı ve kanun koyucusu, aynı zamanda da çok trajik bir figürüdür.
سليمان كان يتصرف أحيانا بنوع من التسرع كحاكم من القرن السادس عشر فكريا فى العدل والحكمة بجانب تصرفه أحيانا بطريقة مأساوية

Ölümü şüphesiz çok trajik ama, şey...
حسناً، كانت وفاتها مأساوية بدون شك ...لكن

Ayrıca dul bir kadın, hatırladın mı? çok trajik olaylar sonucunda.
إنها أرملة كذلك، عقب أحداث مأساوية

Çok üzgünüm. çok trajik bir durum.
أنا آسفة، إنها مأساة

çok trajik.
إنها مأساة

çok trajik. Yenilmez, kırılmaz, muhteşem Bebek Ruth'un sahaya son çıkışı.
مأساوي جدا لا يقهرون ولا يغضبون

Bence her şey çok trajik.
اظن ان ذلك مأساوي جدا كله

Evet, çok trajik.
نعم, هذا مأساوي

- çok trajik.
هذا مأساوي.

çok trajik.
يالها من مأساة

Olaya çok trajik bakıyorsun.
لقد صورت الأمر بشكل مأساوي للغاية

Yalnızlık çok trajik, değil mi?
ولكن الوحدة أمر مأساوي ، أليس كذلك؟

Bu olanlar çok trajik.
الأمر مأساوي برمته