Kuzey Afrika'da dağınık halde olduklarından dolayı izlemesi çok zor bir örgüt. | Open Subtitles | متفرقين في جميع أنحاء شمال أفريقيا مما يجعل تتبعهم أمر صعب للغاية |
çok zor bir işlem ama bir bale gibi. | TED | أنها عملية شاقة جداً ولكنها كرقص الباليه |
Kocasını aylardır görmüyorum ama hâlâ çok zor bir durum. | Open Subtitles | لم ارى زوجها لشهور , لكن لايزال هذا صعب جداً. |
Bu at nallarını bulana kadar sürüngen sessizliğinin dibine vurmuştum ve çok zor bir kararla yüz yüze gelmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كنت هادئ جداً بالمقارنة بهدوء القارض إلى أن وجدت حدوات الحصان هذه وواجهة قراراً صعباً جداً |
Şey, bunu yapabiliriz. Sizin için çok zor bir an olmalı Bayaan... | Open Subtitles | يمكننا فعل ذلك، لا بدّ أنها ..فترة صعبة جداً عليكِ يا سيّدة |
Sonuçta fiziksel olarak yapmanız gerekiyorsa, oraya ulaşmak çok zor bir iş. | TED | لذلك القيام بهذه المهمات بدنياً يعتبر صعب للغاية |
Şimdi sizlere çok zor bir soru soracağım. | Open Subtitles | الان سوف أسأل كل واحد منكم , سؤال صعب للغاية |
Senin için çok zor bir soru mu? | Open Subtitles | أهو سؤال صعب للغاية بالنسبة لك أم ماذا ؟ |
Evet, harika bir baba ve bu çok zor bir iş, ayrıca başına ne çok şeyin geldiğini de biliyoruz. | Open Subtitles | أعني، نعم، إنه والد رائع و هذه وظيفة شاقة و نعلم حجم المأساة التي عاشها |
Gerçekten iyi bir öğrenci, ama çok zor bir iş. | Open Subtitles | إنها طالبة جيدة و لكنها شاقة أعرف |
Özellikle kendi başınıza öğreniyorsanız donanımla robot yapmak gerçekten çok zor bir iş. | TED | لكن صناعة الأشياء باستعمال معدات إلكترونية هو صعب جداً خصوصاً إذا كنت تتعلم بمجهود ذاتي |
Adam uzaktan çok zor bir yarışa katılmaya gelmiş. | Open Subtitles | يعني بأن رجلاً قد أتى من مكان بعيد جداً لكي يتنافس في سباق صعب جداً |
Şey, çok zor bir gündü. | Open Subtitles | حسناً, لقد كان يوما صعباً جداً |
Ama bilmelisiniz ki, bu çok zor bir görev olacak. | Open Subtitles | لكنك يجب أن تفهم بأنها ستكون مهمة صعبة جداً |
Ama o siralar birakmasi çok zor bir aliskanlikla bas ettigini biliyorum. | Open Subtitles | لكنني أعلم بأنه مرّ بمآزق .لم يستطع الخلاص منها |
Bugün, ofisteki bir çok kişi için çok zor bir gün. | Open Subtitles | اليوم يوم صعب للعديد من الأشخاص في هذا المكتب. |
Dediğin gibi, çok zor bir görevdeyiz. | Open Subtitles | ما تقوله هو كلام تافه |
Galiba çok zor bir gün geçirdin. Öyle denebilir. | Open Subtitles | أعتقد أن يومك كان قاسياً للغاية - يمكنك قول ذلك - |
Ama beni ve ülkeyi çok zor bir duruma soktun. | Open Subtitles | ولكنك وضعتني انا وهذا البلد في موقف في غاية الصعوبة |
Teşekkürler. Belli ki çok zor bir dönemden geçiyorsunuz. | Open Subtitles | شكرا , حقيقاً انه وقت عصيب جدا جدا عليكى |
Burada olma nedenim sizden çok zor bir şey istemek. | Open Subtitles | السبب وراء وقوفي هُنا، هُو لأنني أريد طلب شَيءٍ صعب جدًا. |
Junocuk. Bu çok ama çok zor bir karar. Şu anda anlayabileceğinden bile çok daha zor. | Open Subtitles | جينو انة شيئا صعبا جدا لتفعلية اكثر مما تتخيلى |
Ve cevap şu ki bu konuda oldukça zayıfız; bu çok zor bir problem. | TED | والجواب هو أنّ مردودنا سيئ للغاية، انها مشكلة صعبة للغاية. |
Söylediğim gibi, bunu hayal etmek çok zor bir süreç. | TED | كما قلت لكم ..انه امر صعب جدا ان نتخيل الاختفاء |