"öğlen yemeği için" - Translation from Turkish to Arabic

    • للغداء
        
    • لتناول الغداء
        
    • لتناول طعام الغداء
        
    • من أجل الغداء
        
    Bak, Öğlen yemeği için buluştuğumuzda ona soracağım çok soru var. Open Subtitles اسمع ، لدي العديد من الأسئلة لوالدي عندما يأتي هنا للغداء
    Öğlen yemeği için pirinç toplarımız var. O zamana kadar bekle. Open Subtitles لدينا كرات الرز للغداء فاصبري قليلاً حتى ذلك الوقت
    Bugün bana Öğlen yemeği için ne koyduğunu görmek ister misin? Open Subtitles أتريد أن ترى ماذا أعطاني للغداء اليوم للمدرسة؟
    Ee, Öğlen yemeği için çorbacıya bizimle birlikte gelebilecek misin? Open Subtitles إذاُ أبإمكانكِ مرافقتنا لتناول الغداء في مطعم الحساء؟
    Bende sokağın sonuna Öğlen yemeği için bir şeyler atışmaya gidiyordum. Open Subtitles لقد كنت في طريقي، لأسفل الشارع لتناول الغداء في مطعم (باستيس)
    Taco satan kamyonlardan bahsetmezsek Öğlen yemeği için para ödemek zorundayız. Open Subtitles وعلينا أن ندفع لتناول طعام الغداء إذا كنا لا أذكر الشاحنة تاكو.
    Öğlen yemeği için eve gelmen harika oldu. Open Subtitles هذا جميل أن تأتي للمنزل من أجل الغداء
    Öğlen yemeği için biraz erkencisin. Open Subtitles أنت حضرت بدري نوعاً ما للغداء.
    Sana en iyi arkadaşımın bir haftalığına geldiğini 17 defa söyledim ve Öğlen yemeği için tek elverişli zamanı var. Open Subtitles اخبرتك تقريبا 17 مرة الاسبوع الماضي ان افضل صديقة لي ستأتي للمدينة لمدة اسبوع ولديها فرصة واحدة تستطيع ان تراني فيها للغداء وهو غدا وانا سوف اخذ السيارة
    Akash'la Öğlen yemeği için buluştum. Open Subtitles قابلت أكاش للغداء
    - Öğlen yemeği için üstümü değiştirmeliyim. Open Subtitles علي تغيير ملابسي للغداء.
    Aslında yıldızımız Collette Silver'dan Öğlen yemeği için burada olmasını rica etmiştim. Open Subtitles ( كوليت سلفر ) ستنظم إلينا للغداء
    Tara Öğlen yemeği için eve gidiyor. Open Subtitles عند ذهاب (تارا) للغداء
    Bir bakalım akşam yemeği için çok erken Öğlen yemeği için çok geç bu demek oluyor ki benden bir iyilik isteyeceksin. Open Subtitles حسناً, لنرى, انه لوقتٌ مبكر لتناول العشاء... كما انه متأخر جداً لتناول الغداء. لذا فأنت تطلبني معروفاً..
    Öğlen yemeği için her gün buraya gelir. Open Subtitles انه يأتى كل يوم الى هنا لتناول الغداء
    Öğlen yemeği için bana katılın mı? Open Subtitles انضمّ معي لتناول الغداء.
    Hiç Öğlen yemeği için eve dönmem. Open Subtitles لم اعد من قبل للمنزل من أجل الغداء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more