"öğrencilerinden" - Translation from Turkish to Arabic

    • طلابها
        
    • الطلاب
        
    • طلابك
        
    • طلابه
        
    • طالباته
        
    • تلاميذك
        
    • تلاميذ
        
    • تلاميذه
        
    • تلميذ
        
    • طالبات
        
    • طالبك
        
    • طلاّبها
        
    • طلبة
        
    • تلامذته
        
    • طلاب
        
    Fakat öğrencilerinden bazılarının değiştiklerini inkâr edemem. Open Subtitles و لكني لا انكر ان البعض من طلابها قد تغيروا
    - Biliyor musun, ben bu garip almaya devam benim sınıf öğrencilerinden biri olduğunu duygu. Open Subtitles أنا أتمنى هذا مازال لدي هذا الشعور الغريب أنه واحد من الطلاب في صفي
    öğrencilerinden biriyle sevişmeni nasıl affedeceğimi düşünüyorum. Open Subtitles انا احاول اكتشاف كيف اسامحك لمضاجعة واحده من طلابك
    öğrencilerinden biridir. Ona bunu o yaptırmıştır. Open Subtitles يجب أن تكون إحدى طلابه ولا بدّ إنّه من أرسلها
    Geçen yıl okul zamanında, onu işteyken ziyaret etmeye gittiğimde onu mezun öğrencilerinden biriyle yakaladım. Open Subtitles نهاية الفصل السابق، عندما ذهبت لزيارته للمدرسة دخلت عليه ورأيته مع احدى طالباته الخريجات
    Senin yıldız öğrencilerinden birini bizim çocuklardan birini döverken yakalamışlar. Open Subtitles مسكوا أحد تلاميذك اللامعين يضرب أحد الأطفال ثانية
    Buda'nın öğrencilerinden biri, keşiş olmadan önce güzel bir kızla tanışmıştı ve ona aşık oldu. Open Subtitles قبل أن يصبح أحد تلاميذ "بوذا" راهباً قابل فتاة جميلة و وقع أسير غرامها
    Tanrı-- ve onun öğrencilerinden biri senin onu öldürdüğünü öğrenene kadar bekle. Open Subtitles وستنتظر حتى يكتشفوا أنك قتلت واحدًا من تلاميذه.
    Kızını öğrencilerinden çok umursadığı için onu cezalandırmış oluruz. Open Subtitles نحن نريد معاقبة المعلمة لاهتمامها بابنتها اكثر من طلابها
    Peki ya öğrencilerinden biri amfetamin üretmeyi öğretsin diye oyuna getirdiyse? Open Subtitles ماذا لو كان أحد طلابها قام بخداعها لمساعدته على تعلم كيفية طبخ الميث ؟
    Anlayamıyorum, Natalie okulumuzun en iyi öğrencilerinden biriydi. Open Subtitles لا يمكنني أن افهم ، ناتالي كانت دائماً أحد أفضل الطلاب
    Yani eski öğrencilerinden biri muskatı biliyormuş. Open Subtitles هو جوزة الطيب. اذا ، احدى الطلاب القداما معجب بجوزة الطيب.
    Fakat haham senin en iyi öğrencilerinden biri olduğumu söylerdin. Open Subtitles ولكن.. سبق وأن قلت لي بأنني من أفضل طلابك
    Bence öğrencilerinden daha çok ödev yapıyorsun. Open Subtitles اعتقد بأنك تعمل الواجبات أكثر من طلابك
    öğrencilerinden birinin babası arazöz işi yapıyormuş. Open Subtitles والد أحد طلابه لديه شيء يجب أن يعمله برشاشات المياه هل يمكنني التكلم معه للحظة بالتأكيد
    öğrencilerinden birinin babası arazöz işi yapıyormuş. Open Subtitles والد أحد طلابه لديه شيء يجب أن يعمله برشاشات المياه
    Bazan, öğrencilerinden biriymişim gibi hissettirirdi. Open Subtitles فى بعض الأحيان, كنت أشعر كأنى واحدة من طالباته
    En azından öğrencilerinden biri değilim, asıl o zaman düşkırıklığına uğrardın. Open Subtitles شىء جيد اننى اينك بدلا من احد تلاميذك الغاليين
    Bu Porky, Wong'un öğrencilerinden biri. Open Subtitles هذا بوركي احد تلاميذ ونج
    Bahse girerim öğrencilerinden biriyle yatıyor. Open Subtitles سأود المراهنة أنها إحدى تلاميذه
    Seni tanıyorum. Kocamın öğrencilerinden birisin değil mi? Open Subtitles أنا أعرفك أنت تلميذ زوجي، صحيح؟
    Bu çok komik, Doyle'un öğrencilerinden biri mi? Open Subtitles للحظة , إعتقدت أنك قلت واحدة من طالبات (دويل)؟
    Bu kitap senin öğrencilerinden Chundeuk'un yazdığı kitap. Open Subtitles انه الكتاب الذي كتبة طالبك شاندك
    öğrencilerinden birinde soğuk algınlığı mı varmış? Open Subtitles أحدُ طلاّبها مصابٌ بالبرد؟
    Constance veya St. Jude öğrencilerinden metroyu kullanan var mı başka? Open Subtitles هل هناك طلبة آخرون ياخذون المترو؟ لا.
    O sırada şeytan kostümü giymiş öğrencilerinden biri odasına hızla girer ve "Cuvier, Cuvier, seni yemeye geldim" diye bağırır. Open Subtitles حين اندفع أحد تلامذته حجرته :وهو يرتدي زي شيطان صارخاً "كوڤييه,كوڤييه.. قدأتيتلآكلك"
    Kolombiya Üniversitesinde Java'ye giriş dersi veren profesör arkadaşım Lev Brie, bilgisayar bilimi öğrencilerinden bahsetti. TED صديقي ليف بري، وهو أستاذ في جامعة كولومبيا، ويدرس مقدمة لجافا يحكي لي عن ساعات عمله بالمكتب مع طلاب علوم الكمبيوتر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more