Öğrencilerimin konuşmasını dinledikçe kaç öğrencimin Abby gibi varsayımları olduğunu merak etmeye başladım. | TED | ومع مشاهدة طلبتي يخوضون النقاش فعلًا، بدأتُ أتساءل كم عدد طلابي ممن لديهم هذه الافتراضات مثل آبي. |
Geçen hafta bir öğrencimin çalışmasında. Adı Joseph. | Open Subtitles | رأيته الأسبوع الماشي في عمل أحد طلابي اسمه جوزيف |
Yapamayacağımı söyledim. O, öğrencimin babası. | Open Subtitles | أخبرتك أنه لا يمكنني يا (كارول) إنه والد أحد طلابي |
Zaman geldiğinde, öğrencimin gitmesine izin vermeye hazırlıklı olmalıyım. | Open Subtitles | عندما يحين الوقت فأنا أستعد لجعل تلميذتي ترحل |
Hayır etmiyorum! Oturup öğrencimin günah keçisi olmasını izleyemem. | Open Subtitles | الامر فقط هو انني لا اريد رؤية تلميذتي تتحول الى كبش فداء |
Bengladeş'e giden bir öğrencimin. | Open Subtitles | طلابي كانوا في بنجلاديش |