"öğrenmek istiyordu" - Translation from Turkish to Arabic

• أرادت أن تعرف
• كان يُريد أن يعرف
• أراد معرفة
• أرادت معرفة
• كان يريد أن يعرف
• أراد أن يعرف
• اراد ان يعرف

Belki de annesinin yaptığı şeyi neden yaptığını... polisler ona zorla söyletmeden önce öğrenmek istiyordu.
ربما أرادت أن تعرف لمَ فعلت والدتها ما فعلت قبل قبل أن تجبرها الشرطة على البوح

Sanırım gerçek bir mücevhere sahip olmanın nasıl hissettirdiğini öğrenmek istiyordu, birkaç saatliğine bile olsa.
أظنها أرادت أن تعرف شعور ارتداء مجوهرات حقيقية حتى وإن كانت لبضع ساعات فقط

Tom, Nicole'un kimlerle konuştuğunu öğrenmek istiyordu bu yüzden onun telefonunu dinletmek istedi.
(توم) كان يُريد أن يعرف مع من تتحدث بالضبط, "محامى (توم كروز) يُنكر هذا" لذا أراد أن يتنصّت على هاتفها. "محامى (توم كروز) يُنكر هذا"

Duncan Paul'un nasıl öldüğünü öğrenmek istiyordu.
(دنكان) أراد معرفة كيف توفى (باول)

Sadece hayatta olup olmadığını öğrenmek istiyordu.
ولكنها أرادت معرفة ما إذا كنت على قيد الحياة

Sadece onları nerede sakladığımı öğrenmek istiyordu.
لقد كان يريد أن يعرف فحسب أين أحتفظ بها

Şunu öğrenmek istiyordu: Bu sonuç nasıl hesaplanmıştı?
هو أراد أن يعرف: كيف تُحسب هذه النتيجة؟

Herkes, elektriksel icatlarıyla dünyanın çehresini değiştiren bu gizemli yabancı hakkında daha çok şey öğrenmek istiyordu.
الكل اراد ان يعرف المزيد عن ذلك الاجنبي الغامض الذي كان يحول العالم بإختراعاته

Senin kim olduğunu öğrenmek istiyordu.
أرادت أن تعرف بأمرك بالطبع أرادت ذلك

Kimin adına çalıştığımı öğrenmek istiyordu.
أرادت أن تعرف لحساب من أعمل

Kimin için çalıştığımı öğrenmek istiyordu.
أرادت أن تعرف لحساب من أعمل

Erkek arkadaşı Jeff Whalen'ın o gece Radnor Üniversitesi'nde gerçekte nasıl öldüğünü öğrenmek istiyordu.
أرادت معرفة كيف مات (جيف والن) بالفعل (تلك الليلة في جامعة (رادنور

Nasıl çalıştığını öğrenmek istiyordu.
كان يريد أن يعرف كيف يعمل

Eğitimini nerede tamamlayabileceğini öğrenmek istiyordu.
أراد أن يعرف أين يمكنه أن يكمل دراسته.

İşte böyle. Hangi gösteri grubundan olduğumu öğrenmek istiyordu.
اراد ان يعرف مع أي عرض انا