"öğrenmek zorundayız" - Translation from Turkish to Arabic

    • يجب أن نتعلّم
        
    • علينا أن نتعلم
        
    • علينا أن نعرف
        
    • علينا أن نكتشف
        
    • يجب أن نتعلم
        
    • يجب ان نعرف
        
    • علينا اكتشاف
        
    Galiba birbirimize güvenmeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles أحزر بأنّنا يجب أن نتعلّم للإئتمان بعضهم البعض.
    Galiba birbirimize güvenmeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles أحزر بأنّنا يجب أن نتعلّم للإئتمان بعضهم البعض.
    - Bazı büyük bağışçılarımızı kaybettik ve geliri ödeyene kadar paylaşmayı öğrenmek zorundayız. Open Subtitles انظر، لقد خسرنا متبرعين كبار لذا حتى نتكمن من تعويض هذا العائد علينا أن نتعلم لنتشارك
    Neler döndüğünü öğrenmek zorundayız. Open Subtitles ، علينا أن نعرف ما يحدث و نعرف معنى كل هذا
    Boz ayı mı bilmem de patronunun kim olduğunu öğrenmek zorundayız. Open Subtitles حسن، دب رمادي أو لا، علينا أن نكتشف من هو رئيسه.
    - Demek ikimiz de birbirimize güvenmeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles اذن أعتقد أننا الاثنان يجب أن نتعلم كيف نثق ببعضنا البعض
    Paige, çocuğun da adını öğrenmek zorundayız çünkü o da hasta olabilir. Open Subtitles بايج . يجب ان نعرف اسم الصبي لانه قد يكون مريضا ، أيضا
    Ama senin iyiliğin için bunu öğrenmek zorundayız. Open Subtitles لا أعلم ولكن لمصلحتك علينا اكتشاف ذلك
    Galiba birbirimize güvenmeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles أحزر بأنّنا يجب أن نتعلّم للإئتمان بعضهم البعض.
    Galiba birbirimize güvenmeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles أحزر بأنّنا يجب أن نتعلّم للإئتمان بعضهم البعض.
    Galiba birbirimize güvenmeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles أحزر بأنّنا يجب أن نتعلّم للإئتمان بعضهم البعض.
    Onları sevmeyi ve saygı göstermeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles يجب أن نتعلّم حبّهما واحترامهما.
    O sarayda beraber var olmayı öğrenmek zorundayız. Open Subtitles علينا أن نتعلم كيفية التعايش معاً في هذا البلاط.
    İkimiz de hayal kırıklığı ile yaşamayı öğrenmek zorundayız sanırım. Open Subtitles لكن أعتقد إنه علينا أن نتعلم أن نعيش مع خيبات الأمل
    Ve eğer en kötü senaryo gerçekleşirse, kendimizi, doğru soruları bilmediğimiz, veya doğru soruları sormadığımız veya doğru tedaviyi bulmadığımız için bağışlamayı öğrenmek zorundayız. TED وإذا كانت أسوأ السيناريوهات وأردنا أن نتجاوزها، سيتوجب علينا أن نتعلم مسامحة أنفسنا لعدم المعرفة، أو لعدم سؤالنا للسؤال الصحيح أو عدم عثورنا على المعالجة الصحيحة.
    Kimliği ortaya çıkmış mı öğrenmek zorundayız. Open Subtitles يجب علينا أن نعرف إذا كان في موضع شبهة و إذا كان الأمر كذلك
    - Ne? Ian'la son zamanda konuşmuş mu öğrenmek zorundayız. Open Subtitles يجب علينا أن نعرف أذا كان أيان من ضمن المكالمات الأخيره
    Ne yaşandığını öğrenmek zorundayız efendim. Open Subtitles يتوّجب علينا أن نعرف مالذي حدث هنا، سيدي
    Bunu söylemeyi hiç istemezdim ama öğrenmek zorundayız o halde. Open Subtitles حسنا، أكره قول هذا، لكن سيكون علينا أن نكتشف.
    Bunun sebebini öğrenmek zorundayız. Open Subtitles علينا أن نكتشف سبب حدوث هذا
    Korkularımızla yaşamayı öğrenmek zorundayız Brick. Open Subtitles (بريك) كلنا يجب أن نتعلم الحياة مع الخوف
    Ondan Changez'in kim olduğunu öğrenmek zorundayız. Open Subtitles يجب ان نعرف منه من هو جنكيز؟
    Pekala, sanırım bunu öğrenmek zorundayız. Open Subtitles حسنا، أعتقد أن علينا اكتشاف هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more