Öğretmenlerle konuşup öğrencileri asla taviz vermeyeceğimiz konusunda uyarmalarını isteyeceğim. | Open Subtitles | سأتحدث إلى المعلمين وأنبه الطلبة حول سياستنا عدم التسامح مطلقًا |
Eğitim için tasarım hususunda bence en önemli nokta çözümlerin Öğretmenlerle birlikte elde edilmesi. Böylece ortaya çıkan çözümü kullanmada daha hevesli ve istekli oluyorlar | TED | فمع التصميم للتعليم, أظن أن أهم شيء هو مشاركة ملكية الحلول مع المعلمين, ليعطي الطلاب دوافع و رغبة في استخدامها. |
Bir topluluk kurulu kurdum; dini liderlerle, ebeveynlerle ve diğer okuldaki Öğretmenlerle. | TED | لذا شكلت مجلسًا مجتمعيًّا مع الزعماء الدينيين والآباء وبعض المعلمين من المدارس الأخرى. |
Öğretmenlerle, ebeveynlerle, okul kurulu üyeleriyle ve politikacılarla konuşmalıyız. | TED | وعلينا ان نتحدث الى المدرسين والآباء واعضاء مجالس المدارس والسياسيين |
Profesyonel Öğretmenlerle ve farklı bir hayatla... | Open Subtitles | مع معلمين محترفين وحياة مختلفة. |
Farklı yıllarda, farklı Öğretmenlerle. | Open Subtitles | أعمار مختلفة، مدرسين مختلفين |
Dediğim gibi, Blue and Gold Öğretmenlerle alakalı bir makale serisi yapıyor, ve siz de ilksiniz. | Open Subtitles | كما قلتُ، فإن صحيفة "الأزرق والذهبي" تنشر بضعة مقالات لتسليط الضوء على المُعلمين وأنتِ أول مُعلمة لدينا |
Bu Öğretmenlerle neler yapabileceğinizi bilemezsiniz. | Open Subtitles | لكن لا يمكنني تجاهل ماقمتِ به مع المعلمين |
Sadece bu sabah frekanslarını okumama izin veren Öğretmenlerle. | Open Subtitles | فقط المعلمين الذىن اخذت قرأتهم هذا الصباح |
- Öğretmenlerle takılmazsam nasıl dekan olmayı öğrenebilirim. | Open Subtitles | كيف يمكن أن أتعلم طريقة التصرف كعميد إذا لم أتحدث مع المعلمين ؟ |
Öğretmenlerle gitmemiz yasak diye biliyorum. | Open Subtitles | لا أظن من المسموح لنا الذهاب مع المعلمين. |
- Açsana şu sikik kapıyı! - Öğretmenlerle birlikte konuşacağız. | Open Subtitles | افتح الباب اللعين - نحنُ سنتحدث مع المعلمين سويًا - |
Daha sonra öğretmenler arasındaki farkları inceleyen birileri ile çalışmaya başladık. Mesela en tepedeki dördündeki Öğretmenlerle -- yani en iyiler -- en alt dördündeki öğretmenler arasındaki farkları inceledik. | TED | ولقد تواصلنا مع أشخاص يدرسون مدى التفاوت بين المعلمين بين, لنقل, الربع الأعلى -الأميز- والربع الأدنى |
Programı geliştirirken müfredata tam uyum sağlaması ve öğretmenlerin sınıflarda son teknolojiyi kullanmaları için Öğretmenlerle birlikte çalıştık. | TED | لقد عملنا مع المعلمين أثناء هذا التطوير لضمان أنه سوف يتلائم مع المناهج الدراسية الحالية وتمكين المعلمين من استخدام أحدث التقنيات في فصولهم الدراسية. |
Öğretmenlerle birlikte,eğer okul kötüye gidiyorsa. İyileştirme Kanunu. | Open Subtitles | اجل,يطبقوه مع المعلمين في حال فشل المدرسة,يدعى بقانون "منع الفشل" |
Sınıftan kaytarmak Öğretmenlerle alay etmek arkadaşlarla takılmak ben bunları o zaman da yapamazdım, şimdi de yapamam. | Open Subtitles | -التهرب من الدروس -اسخر من المعلمين -الاسترخاء مع الاصدقاء |
Peki. Öğretmenlerle konuşuruz. | Open Subtitles | حسنًا، حسنًا سنتحدث مع المعلمين |
Öğretmen klavuzunun 35A numaralı maddesi başka Öğretmenlerle görüşmeni yasaklıyor. | Open Subtitles | المادة " 35 أ" من قانون مدارس الولاية تمنع المدرسين من أن يتواعدوا |
Öğrencilerle ve çeşitli Öğretmenlerle ilişkilerini konu ediniyor. | Open Subtitles | وعلاقته مع الطلبة ، و مع مختلف المدرسين |
Çıkıyorum ama diğer Öğretmenlerle. | Open Subtitles | أجل ، ولكن مع مدرسين آخرين |