"ödeyemeyen" - Translation from Turkish to Arabic

    • سداد
        
    • تستطيع دفع
        
    Şurada bir öğretmen, şurada iki çocuk annesi. Borçlarını ödeyemeyen kişiler. Open Subtitles "مدرّس مدرسة هنا وأمّ لطفلين هناك، أشخاص لا يمكنهم سداد ديونهم"
    Tabii ya ne demezsin, bunu bir de kredi kartı borçlarını ödeyemeyen bana sor. Open Subtitles حسناً، قم بإخباري ذلك حينما أعجز عن سداد فواتير بطاقتي الإئتمانيّة
    Kredilerini ödeyemeyen eski mahkumları. Open Subtitles مُحتالين سابقين تعثروا في سداد ديونهم
    Borçlarını ödeyemeyen ufak çaplı bir hırsız. Open Subtitles محتال حقير لا يسعه سداد ديونه
    Yılan kavanozunu açıp, faturalarını ödeyemeyen kıza biraz daha para vermeye bayılırsın. Open Subtitles ستحب أن تفتح علبة الأفاعي خاصتك وتلقي بقليل من المال على البنت التي لا تستطيع دفع فواتيرها
    Elektrik faturasını bile ödeyemeyen bir garson değil. Open Subtitles أنا لا أعرف ليست نادلة لا تستطيع دفع فاتورة كهربائها
    Borçlarını ödeyemeyen Fairbridge öğrencileri. Open Subtitles طُلاب في (فيربريدج)فشلوا في سداد ديونهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more