"öfken" - Translation from Turkish to Arabic

    • غضبك
        
    • غضبكِ
        
    • عصبيتك
        
    • وغضبك
        
    • كل هذا الغضب
        
    • غضبكَ
        
    • ذلك الغضب
        
    öfken nefrete dönüşürse ve dönüştüğünde, bilmelisin ki, paylaştığımız bu evde buna yer yok. TED وحين يتحول غضبك إلى كره، فلتعلم من فضلك أن لا مكان لذلك في بيتنا المشترك.
    Bu öfken Tanrının sana verdigi beyni kullanmanı engelliyor. Open Subtitles غضبك يوقف كل ما بداخل هذا الدماغ الذي أمن الله له عليك
    öfken beni eğlendiriyor. Benim dengim olduğuna inanıyor musun? Open Subtitles غضبك هذا مسلي هل تعتقدين أنك على قدم المساواة معي ؟
    öfken ve intikam duygun sadece sevdiklerine zarar verir. Open Subtitles غضبك الشديد ورغبة الانتقام لن تعيد لك أحبائك
    Ancak O'na olan öfken o kadar büyük ki onu göremiyorsun. Open Subtitles لكنّ غضبك منه عميقٌ جداً بحيث أنّك لا تراه
    Tutkuyla dövüşüyorsun ama öfken karar vermeni engelliyor. Open Subtitles انت تخوضي معركة مع العاطفة لكن غضبك يشوه حكمك على الأمور
    öfken yatıştıysa, bize katılabilirsin. Open Subtitles ، إذا هدأت نوبة غضبك أنتَ موضع ترحيب للإنضمام لنا
    öfken, nefretin, kontrolsüz oluşun ben daha kılıcımı kaldırmadan seni bitirdi. Open Subtitles غضبك وجرأتك وعدم السيطرة علي نفسك تهزمك حتي قبل ان ارفع سيفي
    Yani bununla barışıksın ama House'a olan öfken geçmiyor mu? Open Subtitles اذن انت تتبع فلسفة زين بهذا الشأن لكن لن تتخلى عن غضبك بشأن هاوس؟
    Üzgünüm, ama öfken burada yargıların örtülmesine sebep olabileceğini düşünüyorum. Open Subtitles أسف , لكني أعتقد أن غضبك ,سيعكر حكمك هنا
    Bana olan öfken yüzünden onun etkilenmesine müsade etme. Open Subtitles أيًّا يكُن غضبك نحوي، فلا تجعلها تعاني بسببه.
    Neyse ki öfken üzerinde çalışabileceğimiz altı ayımız var. Open Subtitles لحسن الحظ، حصلنا على ستّة أشهر للعمل على غضبك
    Evet ama ertesi yıl öfken yüzünden hakeme yumruk attın ve uzaklaştırma aldın, değil mi? Open Subtitles أجل، لكن سرعة غضبك تسببت بتوقيفك العام الذي يليه بسبب لكم حكم، صحيح؟
    - Senin öfken yüzünden büyükannemin cenazesi çok zor geçmişti. Open Subtitles سارت الأمور على نحو صعب حينها نظرا لحجم غضبك أقصد جنازة جدتي
    Bilirsin, bastırılmış öfken ve güven sorunların için. Open Subtitles أتعلمين ، من أجل مشاكل غضبك المكتوم والثقة بالآخرين
    öfken, nefretin, kafa karışıklığın chi'ni yok etti. Open Subtitles غضبك وكراهيتك، وحيرتك، حطمت طاقتك الحيوية.
    Solo'ya karşı olan öfken de bir o kadar güçlü olmalı. Open Subtitles وأن غضبك على "سولو" لابد أنه قوي بشكل متوازي.
    öfken ve zulmün bizi değiştiremez. Onun hayatını değiştireceğim. Open Subtitles غضبك ووحشيّتك لا يستطيع تغيير آرائنا.
    Demek öfkelendin, öfke patlaması yaşadın ve şimdi, öfke terapisinde öfken hakkında konuşmak istemiyor musun yani? Open Subtitles لذلكَ كنتِ غاضبة, هناك بعض العلامات عليكِ. والآن, لاتريدين التحدّثَ عن سبب غضبكِ في مجلس التحكم بالغضب.
    öfken. Seni bitiriyor. Open Subtitles عصبيتك إنها تنال منك للغاية
    Mutsuzluğun için... şiirlerin, tutkun... öfken... ve bu hudutsuz ve gösterişli çirkinliğin için! Open Subtitles لحزنك ولشِعرك وعاطفتك وغضبك وقبحك الفاخر الغير محدود
    Bütün öfken bütün o sinirin, bütün o nefretin bütün kendine acıman. Open Subtitles كل هذا الغضب كل هذا الغضب .. كل هذا الكراهيه
    Ancak öfken yüzünden yaşananlara gözlerini kapama. Open Subtitles ! ولكن لا تدع غضبكَ يُعميك عمّا يحدثُ في الأنحاء
    Alma'nın utancı yüzünden oluşan öfken, sonunda asıl hedefini buldu. Open Subtitles كل ذلك الغضب والخوف من العار عثر في النهاية على هدفه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more