"ölü gibi" - Translation from Turkish to Arabic

    • كالأموات
        
    • كالميت
        
    • مثل الموتى
        
    • كالموتى
        
    • كأنها ميتة
        
    • مثل الميت
        
    • متمزقاً
        
    • يشبه الموت
        
    • والخضروات المجمدة
        
    • يبدو عليهن الموت
        
    • يبدو ميتاً
        
    • يبدون ميتين
        
    Büyük bir sır değil. Attım çünkü tek yapabildiği, televizyon izlemek ya da... -...ölü gibi uyuyup kalmak. Open Subtitles رميتهُ عليه لأنّ كلّ ما يفعله هو مشاهدة التلفاز والنوم كالأموات
    Kızgınsan, sinirliysen düşünemezsin ölü gibi olursun. Open Subtitles تغضبُ ،تحبطْ، لا يمكنكَ أن تفكر، وأنت رائع عندما تكون كالميت.
    En azından ölü gibi kokuyor. Open Subtitles رائحته مثل الموتى
    ölü gibi hareketsiz duruyorlar. Open Subtitles ، لقد أخبرك لتوه . إنهم يقفون كالموتى
    Yaşıyor, ama ölü gibi. Hiç bir doktor onu iyileştiremedi. Open Subtitles كأنها ميتة والأطباء لا يفارقوها دائماً
    İçir ona. İki saatliğine ölü gibi uyuyacaktır. Open Subtitles أعطها له، سينام مثل الميت لساعتين.
    Yarın kendisini ölü gibi hissedecek. Open Subtitles سيكون متمزقاً غداً
    Bu ev ölü gibi kokuyor. Buraya ilk adım attığımda söylemiştim bunu. Open Subtitles فور دخولي هذا المنزل للمرة الأولى شعرت بأنه يشبه الموت
    Birkaç defa boşal, ölü gibi uyursun. Open Subtitles واحصلي على بعض من أوقات الراحة وستنامين كالأموات
    Muhafızlar korkmuşlar, ölü gibi yere yığılıp kalmışlardı. Open Subtitles الحراس، إرتعدوا وسقطوا أرضاً كالأموات
    Derisi bir ölü gibi solgunlasmisti. Open Subtitles فلقد كانت بشرته شاحبة.. كالأموات..
    Sana söylüyorum, o şeyin üzerinde ölü gibi uyudum. Open Subtitles أنا أنام على تلك الأشياء كالميت
    Ama sen ölü gibi yaşıyorsun. Open Subtitles ولكنك في حياتنا كالميت
    Ama sen ölü gibi yaşıyorsun. Open Subtitles ولكنك في حياتنا كالميت
    Bana bu iksirin onu ölü gibi uyutacağını söyleniştin hani. Open Subtitles {\pos(189,217)} قلت أن الجرعة ستجعلها {\pos(189,217)} تنوم مثل الموتى ، كأسٌ واحد من الخمر
    - ölü gibi. Open Subtitles مثل الموتى
    Tek oğlu bütün gün ölü gibi yatıyor. Open Subtitles إبنها الوحيد طريح الفراش كالموتى
    Tıpkı bir ölü gibi benzin solmuş! Open Subtitles أنت شاحب كالموتى
    Benimki öyle yatıp gözlerini tavana dikiyor... bir ölü gibi. Open Subtitles التي لدي تستلقي على السرير و تنظر الى السقف و كأنها ميتة!
    Dolapta yaşayan bir ölü gibi mi? Open Subtitles مثل الميت الحيّ، في الخزانة؟
    Yarın kendisini ölü gibi hissedecek. Open Subtitles سيكون متمزقاً غداً
    Tüm Palm City'de insanlara onları ölü gibi gösteren bir psikoaktif nörotoksin verilecek. Open Subtitles في كل انحاء مدينة بالم الناس سوف يسممون بـــ سم الاعصاب والذي يسبب ما يشبه الموت
    Ona çekidüzen vermek için elinizden geleni yapın. Şimdiden ölü gibi gözüküyor. Open Subtitles افعل ما بوسعك لتجعله مهندماً فإنه يبدو ميتاً بالفعل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more