| Kimse aramadı, yazmadı. Kimse ölümüme aldırmıyor. | Open Subtitles | لم يتّصل أحد ولم يكتب أحد شيئاً، لا أحد يأبه لموتي. |
| Evet, programa karşı değildim, çünkü ölümüme bir anlam falan katıyordu. | Open Subtitles | كنت أساير البرنامج لأني ظننت أنه يعطي لموتي معنى |
| Seni ölümüme hazır... | Open Subtitles | كنت أحضرك لموتي |
| Hayatımı ülkeme feda edeceğime yemin ederim şu andan itibaren ölümüme kadar. | Open Subtitles | أقسم بالله العظيم أن أضحي بنفسي من أجل بلدي... من يوم إنضمامي "لجبهة التحرير"، و حتى مماتي |
| ölümüme kadar son bulmayacak. | Open Subtitles | و لن تنتهي حتى مماتي. |
| Ben yemeğe gidiyorum. Bu iş benim ölümüme sebep olacak. | Open Subtitles | أنا ذاهبة لتناول الغداء هذا العمل سوف يؤدي الى وفاتي |
| Bütün Danimarka'yı düpedüz aldattılar ölümüme böyle bir sebep uydurarak. | Open Subtitles | افعى لدغني وهكذا كل اذان سكان الدانمارك جميعا خدعوا وامتلات اذانهم بقصة مزيفة عن وفاتي |
| ölümüme kadar sona ermeyecek. | Open Subtitles | لن تنتهي إلى يوم مماتي |
| ölümüme kadar sona ermeyecek. | Open Subtitles | "سأقيمها حتى مماتي |
| Peki ya... ölümümü kabul etmek ölümüme neden olursa, yine de cevabım evet, bana söylemeni isterdim ama sana inanmazdım. | Open Subtitles | ماذا إن.. تقبُّل وفاتي هو ما يسبِّبُها، إذن فالجواب هو "نعم". -أريدك أن تخبرني، لكن لن أُصدقك |