"ölümden başka" - Translation from Turkish to Arabic

• سوى الموت
• عدا الموت
• فقط الموت
• غير الموت

Dışarıda hastalık ve ölümden başka şey yok. Bugün gördüğün gibi.
ـ لا يوجد شئ هناك سوى الموت والجوع ـ كما شاهدت اليوم

Siz üçünüz Kral'ın karşısına çıkarsanız ölümden başka bir şey olmaz.
إن وقفتم أنتم الثلاثة أمام الملك لن يكون هُناك شيء سوى الموت.

Deniz kıyısında bir evde yaşarız ve hiçbir şeyin aramıza girmesine izin vermeyiz, ölümden başka.
سنعيش بمنزلٍ قرب البحر, ولاشيءولا أحد... يمكنه أن يفصل بيننا. لا شيء سوى الموت

Bu hayatın ölümden başka bir şey sunmadığını bana göstermek istediler.
يؤمنون بأن الحياة لا تقدم أي شيء ما عدا الموت

Artık o yolda senin için ne ölümden başka bir şey var ne de sana benzer biri.
لا شيء ينتظرك في آخر هذا الطريق عدا الموت حالك حال أمثالك

Altın istiyorsunuz ama burada ölümden başka şey bulamazsınız.
صحيح أنّك تريد الذهب، لكن كل ما سوف تجده هنا فقط الموت.

Zavallı Mösyö Rupert Bleibner da ölümden başka çare bulamadı.
و المسكيـن ً روبـرت ً لم يجد طريقا غير الموت

Korkarım bizi ölümden başka bir şey beklemiyor.
اخشى ان علينا... لا شيء لنتطلع إلى سوى الموت.

Dışarıda kesin ölümden başka hiçbir şey yok.
لا شيء في الخارج سوى الموت المحتّم

O tarafta acı ve ölümden başka bir şey yok.
مامن شيء هناك سوى الموت والشقاء

Ve filmin adı "Aşkın ölümden başka Sınırı Yoktur."
والفيلم اسمه "الحب ليس له حدود سوى الموت"

Halkımız buraya bakınca ölümden başka bir şey göremez.
لن يرى قومنا في هذا المكان سوى الموت

Bizim halkımız burada ölümden başka bir şey görmedi.
لن يرى قومنا في هذا المكان سوى الموت

Burada ölümden başka bir şey yok.
لا يوجد شيء هنا سوى الموت

Orada ölümden başka bir şey yok!
! لا شئ هناك سوى الموت

Sakin ol. ölümden başka her şeyin çaresi vardır.
هناك علاج لكل شيء ما عدا الموت

ölümden başka bir şey kabul edilemez!
! لا شيء عدا الموت سيكون العقاب المثاليّ

Burada sana göre bir şey yok ölümden başka.
لا يوجد شئ لكِ هنا فقط الموت

ölümden başka topluluğun mührünü kaldırabilecek bir şey var mı?
حسنٌ، هل هناك شيءٌ آخر غير الموت بإمكانها تفكيك الدائرة؟