Son iki kurbanını öldürürken kırılan kupanın her tarafında parmak izleri vardı. | Open Subtitles | بصماته كانت تغطي الكوب الذي و جدناه بينما كان يقتل ضحيتيه الاخيرتين |
Son iki kurbanını öldürürken kırılan kupanın her tarafında parmak izleri vardı. | Open Subtitles | بصماته كانت تغطي الكوب الذي و جدناه بينما كان يقتل ضحيتيه الاخيرتين |
Bayan Stoper,onu hamamböceklerini terlikleriyle öldürürken görseniz, siz gözünüzü kırpmadan üçünün işi bitmiş olur. | Open Subtitles | اوه سيدة ستوبر ,اه لو رايتيه وهو يقتل الصراصير بالشبشب, يقتل ثلاثة قبل ان ترمش عينك. |
L'in düşüncelerine göre Kira kişileri öldürürken onlara yaklaşmadan bazı paranormal yollar kullanıyor değil mi? | Open Subtitles | وفقاً للافتراضات التي وصل لها إل كيرا يستخدم أسلوباً لقتل الناس من دون مواجهتهم أليس ذلك صحيحاً؟ |
Dale ve Sara'yı öldürürken kullandığın bu mu? Yoksa bundan da mı haberin yok? | Open Subtitles | هذا ما استخدمته لقتل ديل و سارا أم ليس لديك فكرة عن هذا ايضاً؟ |
Eve gidince de, onu öldürürken görmem için panjurları açtı. | Open Subtitles | بعدذلكعندماوصلتالمنزل... ... قام الهندي بفتح الستائر لكي أراه يقتلها ... |
Westin'e gönderilmemin nedeni... babanın anneni öldürürken gördüğüm içindir. | Open Subtitles | لكني ذهبت للمصحة بسبب أني رأيت والدك يقتل والدتك |
- Bu Bill Hickok. Abilene'de Phil Coe'yu öldürürken gördüm onu. | Open Subtitles | إنه بل هيكوك , رأيته يقتل في كو في أبيلين |
Kira insanları öldürürken sadece kalp krizini kullanmak zorunda değil! | Open Subtitles | ... كيرا يمكن أن يقتل الناس بوسائل غير النوبة القلبية.. |
Onu bir kereden çok öldürürken izledim ve hiçbir şey yapmadım. | Open Subtitles | لا أعلم لقد كنت أشاهده يقتل الواحد تلو الأخر ولا أفعل شيئاً |
Birini bir başkasını öldürürken gördüm ve sanırım beni takip ediyorlar. | Open Subtitles | ... رأيتُ شخصاً .. يقتل شخصاً آخر وأعتقد أنهم يطاردونني ... |
Orada askerlerinizi öldürürken kaydı var. | Open Subtitles | لدينا مقطع مصوّر له وهو يقتل رجالك على هذا الجهاز |
Ama öldürürken düzenli, hızlı ve hedefine odaklanıyor. | Open Subtitles | و لكن .. لكن عندما يقتل.. فهو منظم ، سريع فهذا لغرض |
Dedigim gibi, onu kimseyi öldürürken görmedim tamam mi? | Open Subtitles | مثل ما قلت أنا لم أره يقتل أي أحد. مفهوم؟ |
İki günde iki denizciyi öldürürken kullanılan ip. | Open Subtitles | نفس الحبل الذي تمّ إستعماله لقتل إثنين من جنود البحرية خلال اليوميين الماضيين. |
Üzerinde senin parmak izlerin olan Kızına tecavüz eden pisliği öldürürken kullandığımız bıçak. | Open Subtitles | إنها سكينة عليها بصماتك استخدمناها لقتل الحقير الذي اغتصب ابنتك |
İlk karınızı öldürürken de aynı silahı kullanmıştı. | Open Subtitles | إستعملت نفس البندقية التي هي إستَعملتها لقتل زوجتك الأولى |
Onu öldürürken ki gerilimi.. | Open Subtitles | الإثارة هي، بينما هو يقتلها وترسل لها يزيد من نسبة خوفها |
öldürürken senin kanın kaç dereceydi? | Open Subtitles | ما درجة حرارة دمكِ حين تقتلين ؟ لأنكِ لديكِ عدد كبيراً من الجتت أكثر مِما لدي |
Yeminliyken, babanın onu öldürürken gördüğünü söylemiş | Open Subtitles | لقد شهدت تحت القسم بأنها رأت والدكَ يقتلُ ذلك الشخص |
Belki Kim Burton'u öldürürken yüzünü tırmalamıştır. | Open Subtitles | ربما كنت حصلت على خدش كل حتى عندما قتل كيم بيرتون. |
O bu insanları öldürürken, senin veya görev gücündeki herhangi birinin bütün bu olup bitenlere sessiz kaldığını eğer ispatlayabilirsem sizi yerle bir edeceğim. | Open Subtitles | إذا كان بإمكاني إثبات أنك أو أى شخص آخر في فريق العمل ابتعد بناظره عندما قام بقتل أى من هؤلاء الأشخاص فسوف أقضي عليكم |
Onları öldürürken gözlerinin içine bakacak yürek yok sende. | Open Subtitles | ليس لديك الجرأة لتنظر فى أعينهم و أنت تقتلهم |
Yılan'ı, Leo ve Grimm'i öldürürken gördü. | Open Subtitles | كانت الشخص الذي رآه (سنايك) وهي تقتل (ليو) و (غريم) |