- Belki yaşamak için değil, ama herkes dövülmüş bir adamın önünde durup, tetiği çekebilir. | Open Subtitles | ولكن أى شخص يمكنه الوقوف أمام شخص تلقى ضربا مبرحا ويقوم بسحب الزناد |
Tüm yapman gereken insanların önünde durup üzgün olmaksa, şimdi baba olmak kolay, Russ. | Open Subtitles | الآن من السهل أن يكون أبا، روس، عند كل ما عليك القيام به هو الوقوف أمام الناس ويكون حزينا. |
Gittim çünkü .o kadar insanın önünde durup bebeğime göz kulak olacağıma dair yemin etmek. | Open Subtitles | غادرت لأنني لم أستطع الوقوف أمام كل اولئك الناس و.. أعد بالإعتناء بابنتي |
Altı ay önce bu Kurul'un önünde durup IMF'in feshedilmesini talep etmiştiniz. | Open Subtitles | منذ 6 أشهر، وكنت وقفت أمام هذه الفريق وطالب أن صندوق النقد الدولي أن يذوب. |
Altı ay önce bu Kurul'un önünde durup IMF'in feshedilmesini talep etmiştiniz. | Open Subtitles | قبل 6 أشهر، إنّك وقفت أمام لجنة التحقيق وطالبت بحل قوة "المهمة المستحيلة". |
Şimdi düşündüm de, bir kasa iPod'un önünde durup Zune almıştım. | Open Subtitles | أتعلمين، الآن و أنا أفكر بالأمر وقفت أمام صندوق (آيبود) و مع هذا اقتنيت (زون) |
Yapma, yazılımın kemerin önünde durup tuğlaları fark edemezdi. | Open Subtitles | بحقك ، نظامك لم يستطع الوقوف أمام أمر القوس ومقارنة الطوب |
Fark ettim ki, kara tahta önünde durup matematik önermeleri ve denklemleri çözerek bir şeyler ortaya çıkarma yeteneğiniz bilimde ilerlemeyi nadiren ayağınıza getirir. | TED | لقد وجدت أن التقدم في العلوم نادرا ما ينبع من القدرة على الوقوف أمام السبورة وإستحضار صور عن طريق كشف مقترحات رياضية ومعادلات. |
Büyük bir badire atlattığınız biliyorum hanımefendi ama yanan evin önünde durup "Kanal 6 çok ama çok ateşli!" der misiniz? | Open Subtitles | أعلم بأنّكِ مررت بالكثير يا سيّدتي لكنّنا نُريد منكِ الوقوف : أمام البيت المشتعل ثمّ تقولي "! |